Beş asırdan fazla süredir aktif olan İstanbul Kapalıçarşı, tarihsel finans merkezi özelliğini günümüzde de sürdürüyor. Peki Kapalıçarşı’nın önemi ne?
Fatih Sultan Mehmet’in inşaatına başladığı 1461’in kuruluş yılı olarak kabul edildiği Kapalıçarşı’da, günümüzde 45 bin m2’si kapalı 110 bin 868 m2’lik alanda 65 sokak üzerinde 3600 dükkan ve 14 han bulunuyor.
Osmanlı Dönemi’nde içinde bedestenler bulunan Kapalıçarşı, sarayın değerli eşyalarının korunduğu hazine olmanın yanı sıra ticaret yoluyla sermaye birikimi yapılmasına yol açan birer finans merkezi işlevi taşıyordu. Doğu-batı, kuzey-güney arasındaki çok yönlü ve etkin rekabetin denetlenip dengelendiği büyük bir mekanizma olarak tasarlanmıştı.
Günümüzde bedestenler artık işlevlerini yitirse de Kapalıçarşı, oluşan arz ve talep göstergeleriyle Türkiye’deki altın ve döviz fiyatları için hala önemli bir merkez.
Banka alım satım fiyatları ile Kapalıçarşı arasındaki fark
Zaman zaman Kapalıçarşı ile bankalar arasındaki alım satım fiyatları arasında fark açılabiliyor.
Bunların başlıca nedenleri olarak şunları sayabiliriz:
Yoğun Fiziki Talep ve Likidite Sorunu: Kapalıçarşı’da döviz alım satımı fiziksel olarak gerçekleşir. Yoğun fiziki talep, bankaların hızlı şekilde işlem yapmasını zorlaştırabilir. Bu durumda bankalar, daha fazla likidite sağlamak amacıyla döviz alış-satış fiyatları arasındaki makası açabilirler.
Serbest Piyasa Verilerinin Geriden Gelmesi: Kapalıçarşı, serbest piyasa verilerinden bağımsız olarak işlem yapar. Serbest piyasa verileri, resmi kurumlar tarafından belirlenir ve bazen Kapalıçarşı fiyatları bu verilerden önce hareket edebilir. Bu da fiyat farkının açılmasına yol açabilir.
TCMB’nin Döviz Alımına Getirdiği Sınırlamalar: TCMB, bankalara döviz alımında sınırlamalar getirebilir. Bankalar alım yapamadıklarında satış yapamazlar ve döviz talebini düşürmek için alım-satım marjlarını artırabilirler. Bu da Kapalıçarşı’daki fiyatları etkileyebilir.
Sonuç olarak, Kapalıçarşı ile bankalar arasındaki döviz alım satım fiyatları arasındaki fark, likidite sorunları, serbest piyasa verileri, TCMB’nin politikaları ve riskli stratejiler gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bu nedenle Kapalıçarşı, ekonomik gözlem noktası olarak önemini günümüzde de sürdürüyor.
Kara para aklama iddiaları
Büyük miktarda paranın el değiştirdiği yerlerde olabileceği gibi Kapalıçarşı da zaman zaman kara para aklama iddialarıyla gündeme geliyor.
CHP İstanbul Milletvekili Ãzgür Karabat, 2023 Nisan’daki açıklamasında, Libya ve Irak kökenli bazı kişilerin, kredi kartları ile altın almış gibi yaptıklarını ileri sürerek, şunları kaydetmişti:
“Oysa ortada altın alışverişi yok. Mesela 1 milyon dolarlık altın alınmış gibi POS cihazı kullanılıyor, turist görünümlü bu kişi satış işleminin yapıldığı kuyumcudan 800 bin dolar alıyor. Aradaki 200 bin dolar ise bu çarkı işletenlerin cebine komisyon olarak giriyor. Kara para da böylece aklanmış oluyor. Milyar dolarların aklandığı ifade ediliyor.”
Karabat, MASAK, TCMB ve SPK yetkililerinin de bundan haberi olduğunu iddia etmişti.
Bu açıklamadan önce aynı ay, kurdukları 210 paravan şirket üzerinden forex sistemiyle 10 milyar liralık dolandırıcılık yaptıkları tespit edilen çeteye yönelik düzenlenen operasyonda, 132 kişi gözaltına alınmıştı.
Birbirleriyle sürekli bağlantı içinde olan dolandırıcılık çetesi üyelerinin, parayı nakit olarak Kapalıçarşı’daki bağlantılarına teslim ettiği, paraların komisyon alındıktan sonra İngiltere ve Karadağ’da yine nakit olarak çete bağlantılarına teslim edildiği ileri sürülmüştü.
Yine aynı ayda, TCMB’nin Kapalıçarşı’dan döviz topladığı iddialarına ilişkin haberleri, İletişim Başkanlığı yalanlamıştı.
Basına yansıyan döviz veya altın taşıyan araçların, buradaki işletmelerce kullanıldığı belirtilen açıklama, “Bahse konu araçlar, gün sonunda Kapalıçarşı’da kuyumcu ve döviz bürolarının kasalarında tutmak istemedikleri nakit veya altınların taşınması için kullanılan özel şirket araçlarıdır. Araçlardaki ‘Kamu hizmeti aracıdır’ yazısı, Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı’nın gördüğü lüzuma binaen bulundurulmaktadır” denilmişti.
Peki 2023 Nisan’dan sonra ne oldu?
2022 Ağustos’undan itibaren 2023 Nisan sonuna kadar yüzde 28’lik TÜFE’ye rağmen sadece yüzde 8,6’lık artış gösteren ABD Doları kuru, aynı yılın haziran ayında nisan ayı sonuna göre yüzde 34,6’lık artışla 26,1959 lirayı görmüştü. Aynı iki aylık dönemde enflasyondaki artış ise yüzde 4’tü.
Aynı senaryo yaşanır mı?
ABD Doları, 2023 Haziran kapanış fiyatından bu yılın şubat ayı sonuna kadar yüzde 20 artıp 31,8369 lira seviyesinden kapatmasına rağmen aynı dönemde TÜFE, yüzde 40 arttı.
Yakın zamanda gerçekleşen bu olay hafızalardan silinmemişken “seçim sonrası dolar 45 lira olacak” söyleminin giderek yaygınlaşmasıyla Kapalıçarşı, yine önündeki döviz alım kuyruklarıyla gündeme geldi.
Her ne kadar ekonomi yönetimi, planlarını reel olarak değerlenen TL üzerine kurduysa da bu süreci iyi yönetemezse reel olarak değerlenen TL’ye ve Kapalıçarşı’daki hareketliliğe bakıp hareket edenler, haklı çıkabilir.
Kazanç denilen şey, havaya uçan vahşi bir kuştur
Evliya Ãelebi, daha 1640’lı yıllarda Kapalıçarşı’nın doğuya açılan Kuyumcular Kapısı ile ilgili şunları yazmış:
“Bu kapı üzerinde kanatlarını açmış korkunç bir kuş sureti vardır. Bu sureti kapıya nakşetmekteki amaç şuydu; Kazanç denilen şey, havaya uçan vahşi bir kuştur. Eğer bu kuşu nezaketle avlayabilirsen bu bezistanda (bedesten) kâr edebilirsin”