Gümüş Piyasasında Hareketlilik: ATH Yolu mu Açılıyor?
Son dönemde yatırımcıların gözdesi haline gelen gümüş fiyatları, ons başına 35 dolara yaklaşarak yatırımcıların dikkatini çekiyor. Altının yukarı yönlü hareketi ve endüstriyel talebin güçlenmesiyle desteklenen bu yükseliş, piyasalarda “Acaba yeni bir tüm zamanların en yüksek seviyesi mi geliyor?” sorusunu gündeme getirdi.
Ancak, 2011’de kaydedilen yaklaşık 49,55 dolarlık tüm zamanların en yüksek seviyesine (ATH) hâlâ ulaşılmış değil. Bugünkü fiyatlar, geçmiş rekorun yaklaşık %30 altında seyrediyor. Yine de yatırımcıların risk iştahı ve küresel ekonomik gelişmelerin yarattığı belirsizlik, gümüşün bir kez daha güvenli liman olarak öne çıkmasına neden oluyor.

Endüstriyel Talep ve Yeşil Dönüşüm
Gümüşün endüstride, özellikle güneş panelleri ve elektrikli araçlar gibi yeşil enerji projelerinde kritik bir rol oynaması, fiyat artışının arkasındaki temel nedenlerden biri olarak öne çıkıyor. Artan talep ve arz tarafında yaşanan sıkıntılar, fiyatların son altı ayda kademeli olarak yükselmesine katkıda bulundu.
2008 Krizinden 2011 Zirvesine
Tarihsel olarak gümüş, büyük kriz dönemlerinde yatırımcıların portföylerini korumak için yöneldiği enstrümanlardan biri oldu. 2008 küresel finans krizinin ardından yaşanan parasal genişleme süreci ve düşük faiz ortamı, gümüş fiyatlarının 2011’de rekor seviyeye çıkmasına zemin hazırlamıştı. Bugün de benzer şekilde, yüksek enflasyon ve jeopolitik belirsizlikler, yatırımcıların tekrar gümüşe yönelmesine yol açıyor.
Yatırımcılar Ne Yapmalı?
Gümüşün son 6 aydaki yukarı yönlü trendi (grafik yukarıda) yeni alım fırsatlarını da beraberinde getirebilir. Ancak, yatırımcıların global faiz ortamını ve ABD Merkez Bankası’nın para politikasındaki sıkılaşma adımlarını dikkatle takip etmesi gerekiyor. Aşırı volatilite ve ani düşüşler, portföyleri olumsuz etkileyebilir.
Gümüş, tarihsel olarak uzun vadeli yatırımcılar için değer koruma aracı olma özelliğini sürdürürken, kısa vadeli yatırımcılar için hem fırsat hem de risk barındırıyor.

