Trump: “Nas”, FED: “Pas”

0
28

FED Faiz Oranlarını Sabit Tutarak Trump’ın Baskılarına Karşı Durdu

ABD Merkez Bankası, Çarşamba günü gerçekleştirdiği toplantıda ana faiz oranını yüzde 4,25-4,5 aralığında sabit bırakarak para politikasını ayarlamak için acele etmeyeceğinin sinyalini verdi. Bu karar, Başkan Donald Trump’ın borçlanma maliyetlerinin derin bir şekilde azaltılmasına yönelik baskılarına karşı koyma niteliği taşıyor.

Fed Başkanı Jerome Powell, faiz belirleyicilerin “politik duruşlarını ayarlamak için acele etmeleri gerekmediğini” belirterek, bankanın şu anda bir “ara” döneminde olduğunu doğruladı. Oybirliğiyle alınan karar, Trump’ın faizlerin “çok” düşmesi gerektiği ve bu düşüş gerçekleşmezse konuyu açıkça dile getireceğine dair söz vermesinden yalnızca birkaç gün sonra geldi.

Enflasyon ve Faiz Politikasında Güncelleme

Merkez bankasının politika belirleme organı olan Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC), açıklamasında ABD enflasyonunun “bir nebze yüksek” seviyelerde seyrettiğini ifade etti. Ayrıca, daha önceki açıklamalarda yer alan enflasyonun yüzde 2 hedefine doğru “ilerleme” kaydedildiği ifadesi, bu sefer karar metninden çıkarıldı. Powell, bu değişikliğin bir politika değişikliği yerine “temizlik çalışması” niteliğinde olduğunu vurguladı.

Wells Fargo Kıdemli Ekonomisti Sarah House, yapılan açıklamayı “biraz şahin eğilimli” olarak tanımlayarak, “Bu, işgücü piyasası konusunda daha az endişeli bir Fed’in işareti” diye konuştu.

Bu duraklama, Eylül ayındaki yüzde 0,5’lik değişiklik de dahil olmak üzere üst üste gelen üç faiz indiriminin ardından geldi. Son indirimin ardından federal fon hedef aralığı, 23 yılın zirvesi olan yüzde 5,25-5,5 seviyesinden aşağıya çekilmişti.

Trump’ın Politikalarına Karşı Fed’in Duruşu

Powell, yeni yönetimin ticaret engellerini artırma, vergi ve bürokrasiyi azaltma, ayrıca kitlesel sınır dışı etme planlarının enflasyonu düşürme çabalarını nasıl etkileyeceğini görmek için bir süre daha beklenmesi gerektiğini belirtti. Bu nedenle, Fed’in faiz oranlarını şimdilik sabit tuttuğunu ifade etti.

Fed Başkanı, “Başkanın söylediklerine ilişkin herhangi bir yanıt veya yorum yapmayacağım” diyerek, Trump’ın borçlanma maliyetlerinin önemli ölçüde düşürülmesine ilişkin çağrılarına da doğrudan yanıt vermeyi reddetti. “Başkan Trump ile yemin töreni sonrasında herhangi bir temasımız olmadı. Başkanlık kararnamelerinin detaylarını gözden geçiriyoruz, politikalarımızın yasalarla uyumlu olmaları için çalışıyoruz.” diye de ekledi.

Cornell Üniversitesi’nde profesör olan Eswar Prasad, “Fed’in bu noktadaki kararı, siyasi baskının artacağı anlamına geliyor” dedi. “Eğer enflasyon hedef seviyesinin üzerinde kalmaya devam ederken Trump faiz oranlarını ve borçlanma maliyetlerini düşürmeye yoğun baskı yaparsa, önümüzdeki aylar Fed için son derece zorlu olacak.”

Powell Basın Toplantısında Neler Söyledi?

Faiz Kararı ve Basın Toplantısını Canlı Yayında Değerlendirdik

Dr. Artunç Kocabalkan ve Doç. Dr. Gökhan Işıl, FED faiz kararını ve basın açıklamasını anbean yaşanan gelişmelerle canlı yayında değerlendirdiler. Faizlerin sabit tutulması, Trump ve Yellen’in bundan sonraki süreçte FED üzerine olası etkileri gibi pek çok konunun ele alındığı canlı yayınımızı aşağıdan izleyebilirsiniz.

Trump, Kredi ve Hibe Dondurma Planını Tepki Sonrası İptal Etti

Donald Trump, yüz milyarlarca dolarlık federal iç harcamaları dondurma talimatını iptal etti. Bu karar, her iki partiden gelen sert tepkiler ve ülke genelinde yaşanan kafa karışıklığının ardından önemli bir geri adım niteliği taşıyor.

Beyaz Saray Yönetim ve Bütçe Ofisi (OMB), çarşamba günü tüm yürütme organlarına bağlı bakanlık ve kurumlara kısa bir not göndererek, orijinal planın geri çekildiğini bildirdi.

Siyasi Kaos ve Yargı Engeli

Trump’ın ilk talimatı, salı günü uygulamaya konmasından dakikalar önce bir federal yargıç tarafından bloke edilmişti. Kararın ilan edilmesi, hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat siyasetçiler ve eyalet yetkilileri arasında büyük tedirginliğe neden olmuştu. Pek çok kişi, yoksullar ve yaşlılara yönelik destek programları gibi kritik hizmetlerin bu dondurmadan nasıl etkileneceğini merak ediyordu.

Beyaz Saray’dan Geri Adım

Kararın iptal edilmesinin ardından Beyaz Saray, mahkemenin engellemesi ve “yanlış medya haberleri” nedeniyle federal politikada oluşan kafa karışıklığını sona erdirmek için söz konusu notu geri çektiklerini açıkladı. Trump ise, “Medyanın kasıtlı veya başka bir nedenle yarattığı kafa karışıklığını düzeltmek istiyoruz” ifadelerini kullanarak Sosyal Güvenlik, Medicare ve Medicaid gibi programların dondurmadan etkilenmeyeceğini vurguladı. “Sadece bürokrasinin büyük bölümlerinde yaşanan israf, dolandırıcılık ve suistimallere bakıyoruz.” dedi.

Buna rağmen, Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt, Trump’ın federal fonları “MAGA gündemiyle uyumlu hale getirme” talimatının “tamamen yürürlükte kalacağını” ve tüm kurumlar tarafından titizlikle uygulanacağını ifade etti.

Cumhuriyetçiler İçin Zor Durum

Bu geri adım, Trump’ın ikinci başkanlık döneminin ilk haftalarında ciddi bir politika değişikliği olarak dikkat çekiyor. İlk döneminde de benzer tutarsızlıklar nedeniyle eleştirilen Trump yönetimi, bu kez erken bir dönemde benzer bir duruma düşmüş oldu.

Güney eyaletlerinden Louisiana Valisi Jeff Landry gibi bazı Cumhuriyetçi yetkililer bile, Demokratlar ve eyalet yöneticileriyle birlikte dondurma kararına karşı çıkmıştı. Ancak bu iptal, Trump’ın bütçe dondurma adımını Florida’daki toplantılarında savunan Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçiler için de sıkıntılı bir duruma işaret ediyor.

Demokratlara Göre “Erken Bir Politika Yenilgisi

Trump, göreve tekrar başlamasından bu yana ABD ekonomisini deregüle etmeyi ve federal hükümetin büyüklüğünü azaltmayı amaçlayan çok sayıda başkanlık kararnamesi yayımladı. Bu kararnameler arasında dış yardım programları ve yerel temiz enerji projelerine federal desteğin durdurulması gibi adımlar bulunuyor.

Demokratlar ise Beyaz Saray’ın yayınladığı ilk talimatı bir gün içinde iptal etmesini, “yeni yönetimin erken bir politika yenilgisi” olarak değerlendiriyor. Senato’daki Demokrat lider Chuck Schumer, “Amerikalılar karşı çıktı ve Donald Trump geri adım attı. Bu taktik başarısız oldu.” dedi.

Temsilciler Meclisi’ndeki en üst düzey Demokrat Hakeem Jeffries de Bluesky adlı sosyal medya platformunda paylaştığı mesajda, “İlk raundu Amerika kazandı. Aşırı sağcı aşırılık tamamen ve kesin olarak yenilene kadar ringde kalmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı. (Kaynak)

Steve Hanke, Bessent’ın Yeni Vergi Planını Yorumladı: Ne Korkunç…

Financial Times’ın iki gün önce yayımladığı habere göre, dört kaynaktan alınan bilgilere dayanarak Donald Trump’ın Hazine Bakanı Scott Bessent, ABD ithalatına uygulanacak yeni evrensel tarifelerin %2,5’ten başlayarak kademeli olarak artırılması için baskı yapıyor.

Habere göre konuya yakın kaynaklar, %2,5’lik verginin her ay aynı oranda artacağını ve bunun işletmelere uyum sağlamaları için zaman tanıyacağını belirtti. Ayrıca, bu yöntemin ülkelerin ABD yönetimiyle müzakere etmesine olanak sağlayacağını ifade ettiler. Vergilerin, Trump’ın geçen yılki seçim kampanyasındaki maksimalist tutumuna uygun olarak %20’ye kadar yükselebileceği bildirildi. (Kaynak)

Ünlü ekonomist Steve Hanke de bu haberle ilgili olarak sosyal medya hesabından dün gece paylaşımda bulundu:

"Financial Times, Hazine Bakanı Scott Bessent'in ABD ithalatına %2,5'ten başlayan evrensel gümrük tarifeleri getirilmesi çağrısında bulunduğunu bildiriyor. Ne KORKUNÇ, PİYASA KARŞITI bir fikir. TARİFELER = AMERİKALILARIN ALIM GÜCÜNÜN AZALMASI = EKONOMİK KÂBUS."

Ahmed Şara, Suriye’de Geçiş Dönemi Cumhurbaşkanı İlan Edildi

Suriye Haber Ajansı (SANA), ülkede “Zafer Konferansı” düzenlendiğini ve bu konferansta, geçiş döneminin Cumhurbaşkanı olarak Ahmed Şara’nın (eski adıyla Ebu Muhammed el Golani’nin) ilan edildiğini duyurdu. Toplantıya, yeni Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani ile çeşitli askeri grup temsilcileri de katıldı.

“Suriye’nin Güneşi Yeniden Doğdu”

Konferansta konuşan Ahmed Şara, “Allah’ın yardımıyla zinciri kırdık, eziyet çekenleri özgürleştirdik ve Şam’ın üzerinden zillet ve aşağılık tozlarını attık. Suriye’nin güneşi yeniden doğdu.” ifadelerini kullandı. Şara, ülkenin yeni önceliklerini ise “iktidar boşluğunu doldurmak, iç barışı korumak, devlet kurumlarını inşa etmek, ekonomik kalkınmanın altyapısını oluşturmak ve Suriye’nin uluslararası ve bölgesel prestijini yeniden kazandırmak” olarak sıraladı.

“Yeni Bir Suriye Kimliği Ortaya Koyduk”

Dışişleri Bakanı Şeybani ise yaptığı açıklamada, “Suriye halkının beklentilerini yansıtan bir kimlik oluşturmayı başardık. Bu kimlik, halkın ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayan bir Suriye’yi temsil ediyor.” dedi. Ayrıca Şeybani, Suriye dış politikasının “karşılıklı işbirliği, saygı ve stratejik ortaklıklar temelinde şekillenen bir bölgesel ve uluslararası ortam oluşturmayı” hedeflediğini vurguladı.

Ordu, Güvenlik Birimleri ve Parlamento Feshedildi

Konferansın bitiminde Askeri Operasyonlar İdaresi Sözcüsü Albay Hasan Abdülgani, sonuç bildirisini okudu. Abdülgani, 2012 Anayasası’nın yürürlükten kaldırıldığını ve Esed rejimine bağlı ordu, güvenlik birimleri ile parlamentonun feshedildiğini açıkladı. Ayrıca Baas Partisi ve ona bağlı tüm kuruluşların “geri kurulmayacak şekilde” feshedildiğini duyurdu. Abdülgani, çatışmalara katılan grupların feshedilerek devlet çatısı altına gireceğini de belirtti.

Bildirinin öne çıkan bir diğer kararı, her yıl 8 Aralık tarihinin “Suriye’nin milli bayramı” ilan edilmesi oldu. (Kaynak)

Trump’ın Suriye’den Asker Çekme Niyeti İsrail’de Endişe Yarattı

İsrail devlet televizyonu KAN’da yayımlanan haberde, Beyaz Saray’dan adı açıklanmayan üst düzey yetkililerin Suriye’deki ABD askerlerinin durumuna ilişkin Tel Aviv’e bir mesaj ilettiği öne sürüldü. Söz konusu mesaja göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın, Suriye’de bulunan binlerce Amerikan askerini geri çekmeyi planladığı iddia ediliyor.

Haberde, Trump’ın bu niyetinin İsrail yönetiminde ciddi bir endişeye yol açtığı aktarıldı. ABD askerlerinin çekilmesinin, Suriye’de faaliyet gösteren terör örgütü PKK/YPG üzerinde de etkisi olabileceği değerlendirmesine yer verildi. İddialara ilişkin İsrail yönetiminden henüz resmî bir açıklama yapılmadı.

Öte yandan, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, uluslararası hukuka göre Suriye toprağı olarak kabul edilen Golan Tepeleri’ndeki Şeyh (Hermon) Dağı’nda kalıcı olacaklarını daha önce vurgulamıştı. (Kaynak)

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Hamas Şura Meclisi Başkanı Derviş Bir Araya Geldi

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çarşamba günü Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Hamas Şura Meclisi Başkanı Muhammed Derviş ve beraberindeki heyeti kabul etti.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın internet sitesinde yayımlanan duyuruya göre, görüşmede Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ve Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan da hazır bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın resmi programında yer almayan bu görüşmeye dair paylaşılan duyuruda, toplantının içeriğine ilişkin ayrıntılı bilgi verilmedi. (Kaynak)

Elon Musk, 2025 Nobel Barış Ödülü’ne Aday Gösterildi

Slovenyalı Avrupa Parlamentosu (AP) üyesi Branko Grims, ifade özgürlüğüne verdiği “sarsılmaz” destekle küresel barışa katkıda bulunduğu gerekçesiyle Elon Musk’ı 2025 Nobel Barış Ödülü’ne resmen aday gösterdi. Grims’in bu önerisi, aralarında Musk’ın ifade özgürlüğünü koruma çabalarını öven Dogecoin tasarımcısının da bulunduğu çeşitli önemli isimlerin desteğini aldı.

Grims, adaylık başvurusunu sunduğunu açıklarken “Sayın Elon Musk’ın, temel bir insan hakkı olan ifade özgürlüğünü tutarlı bir şekilde savunduğu ve barışa katkı sağladığı için 2025 Nobel Barış Ödülü’nü alması yönündeki teklif bugün başarıyla sunuldu. Bu zorlu projede yardımcı olan tüm ortak teklif sahiplerine ve destek veren herkese içten teşekkürler!” ifadelerini kullandı.

Nobel Barış Ödülü Adaylık Süreci Nasıl İşliyor

Nobel Barış Ödülü adaylıkları her yıl 31 Ocak’a kadar kabul ediliyor; başvuru dönemi genellikle Ekim ortasında başlıyor. Bu sürecin ardından adaylıklar Şubat ortasında Nobel Komitesi’ne teslim ediliyor ve geçerli görülen tüm adaylıklar değerlendirmeye alınıyor. Komite, kalıcı danışmanlar ve uluslararası uzmanlardan gelen raporları da göz önüne alarak adaylar hakkında kapsamlı incelemeler yapıyor.

Şubat ortasından Eylül ayına kadar devam eden bu değerlendirme sürecinde aday listesi kademeli olarak daraltılıyor. Nihayetinde, Norveç Nobel Komitesi prestijli ödülü kime vereceğine karar veriyor ve Nobel Barış Ödülü sahibi, Ekim ayının ilk tam haftasının Cuma günü resmen duyuruluyor. (Kaynak)

Barış Pehlivan ve Kürşad Oğuz Serbest Bırakıldı, Suat Toktaş Tutuklandı

Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş tutuklandı

Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş, Perşembe günü çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Toktaş ile aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınan gazeteci Barış Pehlivan ve Halk TV Program Koordinatörü Kürşad Oğuz ise adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakıldı.

Halk TV’nin aktardığı bilgilere göre Pehlivan ve Oğuz, pazartesi, salı ve çarşamba günleri karakola imza vermekle yükümlü tutuldu.

Bu tutuklamadan önce yine “bilirkişi soruşturması” kapsamında gözaltına alınan Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker ve gazeteci Seda Selek, çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartı ve yurt dışı çıkış yasağı konularak serbest bırakılmıştı.

Arka Planda Ne Olmuştu?

Gazeteci Barış Pehlivan, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun pazartesi günü düzenlediği “Turpun Büyüğü” adlı basın toplantısında söz ettiği bilirkişi heyetinde yer alan Satılmış Büyükcanayakın ile bir telefon görüşmesi yapmıştı. Bu görüşmenin ses kaydı, sonrasında Halk TV ekranlarında yayınlanmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, pazartesi günü itibarıyla “Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması” ile “Bilirkişiyi Etkilemeye Teşebbüs” suçlamaları üzerinden bir soruşturma başlattı. Başsavcılık, soruşturmanın gerekçesi olarak, “Halk TV yayınında bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin ifşa edilmesi ve bilirkişinin isminin hedef gösterilecek şekilde açıklanarak yargılamanın seyrini etkilemeye yönelik ifadeler” kullanılmasını göstermişti.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, soruşturmanın gazetecilik faaliyeti nedeniyle değil, “bilirkişi ile rızası olmadan yayımlanan bir telefon görüşmesi” kapsamında başlatıldığını belirtmişti. Tunç, “Bilirkişi ile yapmış olduğu bir telefon görüşmesini rızası olmadan yayımladığınızda, Türk Ceza Kanunu’ndaki karşılığı ‘haberleşmenin gizliliğini ihlalidir’,” demişti. (Kaynak) (Kaynak)

İlk Tepki Özgür Özel’den Geldi: “Tutuklama halkın haber alma hakkına saldırıdır”

Özgür Özel, “İktidar, kendinden olmayan herkese açıkça düşman hukuku uyguluyor. Son olarak Sayın Suat Toktaş’ı gazetecilik yaptığı için tutuklamak sadece basın özgürlüğüne değil, halkın haber alma hakkına da açık bir saldırıdır. Bu hukuksuzluk, sadece gazetecileri değil, tüm toplumu cezalandırma girişimidir, özgür basını sindirme planının bir parçasıdır. Ancak ne biz sineceğiz ne de halkın gerçekleri öğrenme hakkını savunanlar bu baskılara boyun eğecek” ifadelerini paylaştı.

Erken seçime yine göz kırpan Özel, “İktidar Türkiye’yi hukukun katledilişine, adaletin yok sayılmasına, keyfi tutuklamalara alıştırmaya çalışıyor. Ama bu demokrasi dışı uygulamalara alışmayacağız, bu karanlık düzeni ifşa edeceğiz ve direneceğiz. Demokrasiyi, özgürlüğü ve adaleti savunan herkes, bu karanlığa karşı omuz omuza mücadele edecek. Bu düzeni değiştirmek için, hukuk devleti için, özgür bir toplum için Tek çare değişimdir! Tek çare sandıktır! Herkes bilsin ki: Biz susmayacağız, Türkiye susmayacak!” dedi.

Finansal İstikrar Komitesi Toplandı

Finansal İstikrar Komitesi Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek başkanlığında toplandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı açıklamaya göre, toplantıda dünya ve Türkiye makroekonomik görünümü kapsamlı bir şekilde değerlendirildi.

Küresel ve Türkiye makroekonomik görünümü kapsamlı şekilde ele alındı. Bankacılık sektörünün genel durumu değerlendirildi, atılabilecek ek adımlar gözden geçirildi. Komite, sürdürülebilir büyümenin temel unsurlarından biri olan finansal istikrarın korunması için bütüncül bir yaklaşımla çalışmalarını sürdürmekte olduğu belirtildi. (Kaynak)

Beklenen Bilançolar Geldi. Meta, Tesla ve Microsoft’u Geride Bıraktı

Meta Güçlü Beklentileri Haksız Çıkartmadı

  1. Meta, hisse başına kazanç ve gelir beklentilerini yalnızca aşmakla kalmadı, aynı zamanda bunu geniş bir farkla yaparak şirket tarihinin en kârlı çeyreğini geride bıraktı.
  2. Meta, hisse başına 8,02 dolar düzeltilmiş kâr (EPS) elde ederek 6,74 dolarlık tahminleri geride bıraktı.
  3. Gelir de beklentilerin üzerine çıkarak, 47,03 milyar dolarlık tahmine kıyasla 48,39 milyar dolar olarak gerçekleşti.
  4. Şirket tüm alanlarda güçlü bir performans sergiliyor ve büyümenin itici gücü olarak yapay zeka öne çıkıyor.

Piyasa Tepkisi Ne Oldu?: Meta hisseleri mesai sonrası işlemlerde yaklaşık %1 artış gösterdi.

Tesla’da Karlılık Beklenenden Düşük Gerçekleşti

  1. Tesla, otomotiv brüt kâr marjlarında belirgin bir sapmayla beklenenden daha kötü dördüncü çeyrek sonuçları açıkladı.
  2. Şirket, hisse başına 0,73 dolar düzeltilmiş kâr elde ederek 0,77 dolarlık tahminin altında kaldı.
  3. Gelir, 27,13 milyar dolarlık beklentiye karşın 25,71 milyar dolar olarak gerçekleşerek öngörülenin gerisinde kaldı.
  4. Olumlu bir gelişme olarak, toplam serbest nakit akışı 2,03 milyar dolara ulaşarak 1,75 milyar dolarlık beklentiyi aştı.

Piyasa Tepkisi Ne Oldu?: Tesla hisseleri piyasa sonrası işlemlerde %3 değer kaybetti.

Microsoft’ta Bulut Gelirlerinde Hayal Kırıklığı

  1. Microsoft, özellikle bulut gelirlerindeki büyük hayal kırıklığı nedeniyle genel olarak beklentilerin altında bir çeyrek açıkladı.
  2. Şirket, hisse başına 3,23 dolar düzeltilmiş kâr (EPS) elde ederek 3,12 dolarlık tahminleri geride bıraktı.
  3. Gelir de 68,8 milyar dolarlık beklentinin üzerinde, 69,6 milyar dolar olarak kaydedildi.
  4. Ancak bulut geliri 41,1 milyar dolarlık tahmine karşın 40,9 milyar dolarda kalarak hedefleri yakalayamadı.

Piyasa Tepkisi Ne Oldu?: Microsoft hisseleri mesai sonrası işlemlerde %3,5 geriledi.

Bilançolarla ve şirketlerin açıklamaları ile ilgili daha detaylı bilgi için haberlerimize tıklayınız:

  1. Tesla’da Yatırımcılar Araç Satış Görünümüne Odaklanıyor
  2. Microsoft’ta Bulut Gelirlerinde Hayal Kırıklığı
  3. 2025, Meta İçin “Yoğun” Bir Yıl Olacak

New York’un Altın Stoklaması, Londra’da Kıtlığa Neden Oluyor

ABD’de yükselen altın sevkiyatları, Londra piyasasında kıtlığa yol açtı. Tüccarların, Trump yönetimi tarafından uygulanması muhtemel gümrük tarifelerinden çekinerek New York’ta 82 milyar dolar değerinde altın stokladıkları bildiriliyor.

Bu gelişme üzerine, İngiltere Merkez Bankası’nın (Bank of England – BoE) kasalarında tutulan altını çekmek için gereken bekleme süresi tipik olarak birkaç gün iken, artık dört ila sekiz haftaya kadar uzuyor. Konuya yakın kaynaklar, Bank of England’ın talebi karşılamakta zorlandığını belirtiyor.

Bir sektör yöneticisi, “İnsanlar altına erişemiyor çünkü çok büyük bir kısmı New York’a gönderildi ve geri kalan altın da çekilmek için sırada bekliyor. Londra piyasasındaki likidite bu nedenle azaldı.” şeklinde konuştu. (Kaynak) Ayrıntılara aşağıdaki haberimizden ulaşabilirsiniz:

Çekya Merkez Bankası’ndan Bitcoin Hamlesi

Çekya, finans dünyasında yankı uyandıracak radikal bir adım atmaya hazırlanıyor. Çekya Merkez Bankası (CNB) Başkanı Ales Michl, ülkenin döviz rezervlerini çeşitlendirmek amacıyla Bitcoin satın almayı önerdi. Perşembe günü gerçekleşecek para politikası toplantısında Yönetim Kurulu’na sunulacak olan bu plan, kabul edilirse Çekya’yı kripto para rezervi oluşturan ilk Batılı merkez bankası yapabilir. Ayrıntılara aşağıdaki haberimizden ulaşabilirsiniz:

Piyasalardaki Son Kapanış Rakamları Nasıl Oldu?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz