● TCMB’nin net döviz rezervleri geçen hafta 11,4 milyar dolar azaldı; düşüşün 5,2 milyar doları altın fiyatlarındaki değer kaybından kaynaklandı.
● Prof. Dr. Hakan Kara’nın paylaştığı grafiğe göre, Merkez Bankası son haftalarda yeniden net döviz satıcısı konumuna geçti.
● Rezervlerdeki gerileme, hem altın etkisini hem de iç piyasada artan döviz talebinin baskısını yansıtıyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), ekim ayının üçüncü haftasında net rezervlerinde 11,4 milyar dolarlık düşüş kaydetti. Eski TCMB Başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara’nın yayımladığı grafik, yılın en sert haftalık gerilemelerinden birine işaret ediyor. Düşüşün 5,2 milyar dolarlık bölümü altın fiyatlarındaki küresel geri çekilmeden kaynaklanırken, kalan kısmın döviz işlemleri ve kur istikrarı amaçlı müdahalelere bağlı olduğu değerlendiriliyor.
Grafiğe göre TCMB, yılın ilk yarısında net döviz alımıyla rezerv pozisyonunu güçlendirmiş; ancak eylül sonundan itibaren bu tablo tersine dönmüş durumda. Özellikle ekim ayında görülen net satış eğilimi, döviz likiditesine yönelik iç baskının yeniden arttığını gösteriyor.
Analistler, bu tabloyu iki boyutlu okuyor: Bir yandan küresel altın fiyatlarındaki düzeltme rezervlerin nominal değerini aşağı çekti; diğer yandan iç piyasada artan döviz talebi, Merkez Bankası’nın swap hariç net rezervlerinde kırılganlık yarattı.
Rezerv kaybına rağmen TCMB’nin toplam brüt rezervleri hâlâ 190 milyar doların üzerinde seyrediyor. Ancak swap hariç net rezervlerin yönü, yılın son çeyreğinde finansal istikrar açısından belirleyici olacak.
Prof. Dr. Hakan Kara’nın vurguladığı gibi, son haftalardaki rezerv erimesi “satışa dönüş” sinyali veriyor. Altın fiyatlarındaki düşüş teknik bir etken olsa da, döviz tarafındaki gerileme iç talep baskısının arttığını gösteriyor. TCMB, faiz indirim döngüsüyle birlikte hem rezerv yönetimi hem kur istikrarı arasında ince bir denge tutturmak zorunda kalacak.
