İthal Besilik Sığır Satış Sözleşmesi
Tarım ve Orman Bakanlığı, 2024 yılı için 600 bin baş besilik sığır ithalatı planladığını açıkladı. Besicilerden gelen tepkilerden sonra İthalatı Et ve Süt Kurumu (ESK) gerçekleştireceği açıklandı. ESK, ithal besilik sığırları besicilere sözleşme ile ve aracısız satacak.
- Sığırlar 15 aylıktan küçük, 161-300 kilogram ağırlığında olacak.
- Fiyatlar ESK tarafından belirlenecek, ancak kontrol belgesi ve döner sermaye ücretleri besici tarafından ödenecek.
- Sığırlar Türkiye gümrük noktasında tartıldıktan sonra besiciye teslim edilecek.
- 21 gün karantina süreci zorunlu.
- Besiciler, hayvanları en az 4 ay kesmeyecek ve satmayacak.
- Karantina sırasında ortaya çıkan hastalıklar ESK’nın sorumluluğunda.
- Teslimattan sonraki sorumluluklar ve riskler besiciye ait.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Hayvancılık Meclisi Başkanı Mehmet Şahbaz açıklamalar sonrası şikayetlerini dile getirdi. Şahbaza göre büyük işletmeler için hayvan ithalatının kısıtlanıyor. Önceden işletme kapasitesinin %15’i kadar ithalat yapılırken, yeni kararla bu oran %7’ye düşürüldü. Küçük besicilerin, boş çiftlikleri ve hayvanları olmamasına rağmen, kapasite raporlarını yüksek fiyatlara satılıyor bu durum büyük işletmecinin maaliyetini arttırıyor. İthal edilen hayvanların 4 ay boyunca satılamayacağı belirtiliyor, ancak bu sürecin nasıl kontrol edileceği sorun teşkil ediyor. Besicilerin spekülatör olarak görülmesi sektörü olumsuz etkilediği ve bakanlığın yanlış bilgilendirildiği belirtiliyor.
2024-2028 STRATEJİK PLANI
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yayınlanan rapora göre 2019 – 2023 raporunda Amaç-1’de %95, Amaç-2’de %86, Amaç-3’te %97, Amaç-4’te %86, Amaç-5’te %97, Amaç-6’da %99 ve Amaç-7’de %83 oranında hedeflere ulaşıldığı tespit edilmiş. Ancak, gerçekleşme oranı %61-80 arasında olan 4 hedefin yanı sıra bazı hedeflerin Covid-19 pandemisi nedeniyle revize edilmesi gerektiği belirtilmiş.
2024 – 2028 Raporunda öne çıkan başlıklar
Bakanlığın yaptığı GZFT (SWOT) analizi ise şu şekilde:
2024 – 2028 hedeflerine rakamlar
*Performans gösterge değerleri yıllık olarak verilmiştir.
** Performans gösterge değerleri kümülatif olarak verilmiştir.
***Performans gösterge değerleri her yıl aynı değeri korumaktadır.
Malatya Şeker Fabrikasından Küspeye İndirim
Malatya Şeker Fabrikası, 16 Eylül itibariyle 550 bin ton şeker pancarı alımı gerçekleştirdi. Fabrika 100 bin tonun üzerinde küspe üretimi yaptı, üretilen küspeler kuru ve yaş olarak hayvan yemi olarak kullanılmak üzere satışa sunuldu. Yaş küspenin banttan satış fiyatı, 350 TL’den 265 TL’ye düşürüldü.
Çiftçisiyle Terk Edilen Şehir
2023 yılı, Hatay için zorlu bir dönemi temsil ediyor. Yıl başında yaşanan depremler bölgeyi derinden etkilerken, ekonomik olarak çiftçiliğe büyük zararlar verdi. Özellikle, Hatay’ın önemli gelir kaynaklarından biri olan tarım sektörü, bu doğal afetler karşısında ciddi bir sınavdan geçiyor. Depremlerin yaraları sarılmaya çalışılırken, çiftçiler maaliyetlerini bile karşılayamadan ürünlerini satmak zorunda kaldı. Bölgedeki çiftçiler, meyve toplama işlemleri için gerekli iş gücünü bulmakta zorlanıyor. Bu durum, dalında kalan ürünlerin zamanında toplanamamasına yol açarak, zaten zor durumda olan çiftçileri daha da zor bir duruma soktu. Üstelik, geçtiğimiz hafta meydana gelen sel felaketi, bu sorunları katbekat artırdı. Hatay İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün açıklamasına göre, yaklaşık 10 bin dekar alan sel suları altında kaldı. Hatay’daki çiftçiler, dalında kalan meyvelerin toplanması için yardım çağrılarında bulunuyor. Bu zorlu süreçte, hem yerel yönetimlerin hem de merkezi hükümetin destekleri büyük önem taşıyor.
Bitti mi ? Maalesef…
Türkiye’nin portakal, limon, mandalina ve greyfurt gibi turunçgil ürünleri, Tarım Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü’nün son raporuna göre büyük bir tehdit altında. Rapor, “yeşillenme hastalığı” olarak bilinen bir hastalığın varlığını ortaya koyuyor. Bu durum, Türkiye’nin yıllık 5,3 milyon tonluk turunçgil üretimini ciddi şekilde riske atıyor. Hastalık, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde zaten görülmüş durumda. Eğer hastalık Türkiye’ye sıçrarsa, turunçgil ürünlerindeki üretimin tamamen durma riski bulunuyor. Bu, sadece ekonomik bir kayıp değil, aynı zamanda bölgede yaşayan milyonlarca insanın geçim kaynağını da tehdit ediyor. Kıbrıs’tan yapılan turunçgil ve enginar ithalatına sıkı kurallar getirildi.