Teb : Deprem sonrası demirçelik sektörü

0
690

Ülkemizin acısını içtenlikle paylaşıyor, depremlerde hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diliyor, depremden etkilenen ve yaralananlara acil şifalar diliyoruz.

 

EREGL (SAT; HF:34,63)

KRDMD (TUT, HF:18,82)

Depremin ardından çelik oyuncularının hisse fiyatlarında sert yükselişler gözlemliyoruz (EREGL: +%24, ISDMR: +%21, KRDMD: +%42, IZMDC: +%47). Yine de, temel bir bakış açısıyla, bu keskin yükselişin büyük kısmının asılsız olduğuna inanıyoruz. Erdemir’in (EREGL TI) %95 iştiraki İsdemir (ISDMR TI) deprem bölgesinde bulunuyor ve hisse 5 gün boyunca şirket yönetiminden afetin etkisine ilişkin resmi açıklama gelene kadar işlem görmedi. Şirket yönetimi, depremin neden olduğu hasarların mali durumu çok az etkilediğinin düşünüldüğünü ve üretime ara verildiğini bildirdi. Bildirildiğine göre, üretimin kademeli olarak devam etmesi planlanırken, henüz net bir program açıklanmadı. Henüz net bir değerlendirme yapmak için erken bir aşamada olmakla birlikte, deprem felaketinin Erdemir Grubu ve Türk çelik sektörünün görünümü üzerindeki potansiyel etkisine ilişkin görüşlerimizi aşağıdaki şekilde paylaşmak istiyoruz:

 

·         İsdemir EREGL için ne kadar büyük/önemli?: İsdemir’in yıllık 5,8 milyon ton sıvı çelik kapasitesi (Erdemir grubunun %60’ı), 3,5 milyon ton/yıl slab üretimi (Erdemir grubunun %57’si), 0,6 milyon ton/yıl filmaşin ve 2,5 milyon ton/yıl kütük kapasitesi bulunuyor. (Erdemir grubunun %100’ü). Şirket, bu iki ürün grubunun karlılığına göre uzun ve yassı çelik üretimi arasında kolaylıkla geçiş yapabilmektedir. İsdemir’in başlıca uzun ürünleri katma değerli rulo ve kütük olurken, inşaat demiri üretimi de yok. İsdemir, Erdemir Grubu’nun yassı çelik üretiminde de çok önemli bir rol oynuyor. Nitekim ana ortağı Erdemir, İsdemir (İskenderun) fabrikasında 2011 yılında gerçekleşen büyük yatırım döngüsünün tamamlanmasıyla slab (yarı mamul yassı mamul) ihtiyacında tamamen kendi kendine yetebilir hale geldi. Akdeniz’e olan yakınlığı sayesinde ihracat ve hammadde tedariğinde Ereğli fabrikasına göre önemli avantajlara sahiptir. Ayrıca üretim başına personel gideri 9A22 sonu itibarıyla Erdemir grubuna göre %44 daha düşük. İsdemir, 9A22’de 1,6 milyar ABD doları FAVÖK (Erdemir Grubu’nun %54’ü) ve 741 milyon ABD doları (Erdemir Grubu’nun %45’i) FAVÖK elde etti.

 

·         İsdemir tesisinde üretimin ne zaman yeniden başlamasını bekliyoruz? : İsdemir’in bir ay içinde ama çok yavaş bir şekilde yeniden üretime geçmesini bekliyoruz. Yüksek fırına dayalı bir çelik üreticisi olduğu için karmaşık bir entegre tesis olması, deprem nedeniyle bazı insan kaynakları kısıtlamaları oluşması nedeniyle daha hızlı bir iyileşmeyi en azından 1Y23-sonuna dek önemli ölçüde engelleyecektir. Bu nedenle, ana şirket Erdemir’in 1Y23’teki üretim ve verimlilik kayıpları nedeniyle zayıf operasyonel sonuçlar gerçekleştirmesini bekliyoruz. Çin’in yeniden açılmasıyla bağlantılı olarak küresel çelik fiyatlarındaki artış eğilimine rağmen, demir cevheri ve koklaşabilir taş kömürü fiyatlarındaki yükseliş, karlılıktaki iyileşmeyi sınırlayabilir. Deprem öncesi rakamlarımız 2023T için 1,2 milyar ABD Doları FAVÖK (veya 7,9 milyon ton satış + ton başına 157 ABD Doları/t FAVÖK) varsayarken, deprem sonrası önemli aşağı yönlü risk olabileceğine inanıyoruz. Mevcut rakamlarımıza göre EREGL, 8,0x 2023T FD/FAVÖK ve 12,3x 2023T F/K’de işlem görüyor.

 

·         Depremden sonra Türk çelik endüstrisini neler bekliyor?:

 

o   Türkiye büyük bir uzun çelik ihracatçısı ve oldukça büyük bir hurda ithalatçısı: 55 milyon ton yıllık kapasitesiyle Türkiye, 2022 itibarıyla Avrupa’nın en büyük ikinci ham çelik üreticisi (veya dünyanın en büyük 8. üreticisi) konumundadır. Oldukça büyük ihracat yönelimi (2022’de %41) ile Türkiye çelik sektörü büyük ölçüde ithal hurda çeliğe bağımlılığına (%70 civarında) sahiptir. Ana ihracat ürünü, uzun çelik üretimindeki kapasite fazlasının bir sonucu olarak 2022 yılında toplam ihracatın %68’ini oluşturan uzun çelik ürünleridir (veya özellikle inşaat demiri). Çelik üretiminde hurda tüketiminin 35 milyon ton olduğunu varsayıyoruz ve bunun 2022’de 21 milyon tonu ithal edildi.

 

o   Depremin olduğu bölgelerde bulunan firmalar toplam kapasitenin %30’unu oluşturmaktadır: Türkiye’nin çelik üretim kapasitesinin yaklaşık %30’u depremden etkilenen bölgede yer almaktadır. Bölgedeki şirketlerin çoğu şimdiden mücbir sebep ilan ederek faaliyetlerini durdurdu. Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TCUD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, üretim duruşlarının muhtemelen Mart ortasına kadar devam edeceğini kaydetti. Düşen üretimin bir sonucu olarak, şimdiden hurda ithalat fiyatlarında yaklaşık 10-15 USD/ton daha düşük fiyatlandırıldığını gördük. Türkiye’den bazı yeni hurda bağlantıları gördüğümüz için, EAO bazlı (elektrik ark ocağı) üreticilerin faaliyetlerine Mart ayında yeniden başlanacağına inanıyoruz.

 

o   Bölgeyi yeniden inşa etmek için ne kadar çeliğe ihtiyaç var?: Çelik hisselerinin artmasının bir nedeni, ilk raporların bölgeyi yeniden inşa etmek için yaklaşık 4 milyon ton inşaat demirine ihtiyaç duyulduğunu belirtmesidir. Bu ihtiyaç, 2022’deki toplam uzun çelik üretiminin yaklaşık %17’sini oluşturuyor. Bu arada, orta vadede, enkaz temizleme işleminin yaklaşık 3 milyon tona kadar yerel hurda toplama yaratabileceğini ve bunun da EAF tabanlı üreticilerin maliyetlerini destekleyeceğini tahmin ediyoruz. Arz/talep dinamikleri açısından aşağıdaki nedenlerden ötürü uzun ve yassı çelik ürünlerde arz sıkıntısı yaşanmayacağına inanıyoruz;

i) Türkiye’de mevcut zayıf kapasite kullanımı (2022’de yaklaşık %51),

ii) Bölgede bulunan elektrik ark ocaklı (EAF) tabanlı çelik üreticilerinin daha hızlı devreye alınma beklentisi,

iii) EAF tabanlı üreticiler için daha iyi bir karlılık ortamı sağlayabilecek olan Nisan ayı itibariyle elektrik tarifelerinin düşürülme öngörüsü,

iv) Gerekirse talebi karşılamak için artış gösterme potansiyeli olan ithalat.

 

o   BIST’te işlem gören inşaat demiri ve uzun çeliğe olan talep artışının yüksek fırın bazlı üretici KRDMD’nin kapasite kullanım oranını artırmasına yardımcı olabileceğini düşünüyoruz.

 

o Yeniden yapılanma çabalarına yardımcı olmak için fiyat kontrolleri mi?: Bildirildiğine göre, Türk hükümet yetkilileri Türkiye Çelik Üreticileri Derneği’nden (TÇÜD) önümüzdeki 3-4 ay boyunca inşaat demiri fiyatlarının istikrara kavuşma olasılığına ilişkin geri bildirimini istedi. Çeliğin küresel bir emtia olduğu göz önüne alındığında, talepteki herhangi bir artışın bölgeye tedarik sağlayan Türk üreticiler için daha iyi bir fiyatlandırma ortamına yol açacağından şüpheliyiz. Fiyatlarda sert yükseliş görüldüğünde, olası fiyat sınırlandırmaları ihtimali doğabilir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz