Ekonomist Murat Üçer ile bu hafta, hareketli geçen gündemde dikkat edilmesi gereken noktaları, KKM’nin maliyetini, OVP’nin geleceğini ve faizlerdeki beklentilerin nasıl şekilleneceği konuları üzerine konuştuk.
Türkiye’nin ekonomide geleceği hakkında önemli bir rehber olarak kabul edilen Orta Vadeli Program (OVP), Ankara’nın ekonomik düşüncelerini yansıtıyor ve ekonomik politikaların temel referans noktasını oluşturuyor. Ancak, bu belgelerin sunduğu perspektifleri Murat Üçer üç farklı döneme ayırdı: 2023, 2024 ve 2025-26. Bu yılların her biri, ekonomik açıdan farklı senaryoları gösteriyor.
2023 için Üçer, “Gerçekçi bir yıl olarak kabul edilebilir, enflasyonun %65 olması negatif bir gelişme, ancak 1 ay içinde %58’den %65’e yükselmesi riskleri yukarı yönlü tutuyor” derken, 2024 için de “İyimser bir senaryo, enflasyonun %33’e düşmesi zor görünüyor” ifadelerini kullandı. Üçer, 2025 ve 2026 içinse “Bu yıllar hayal gibi geliyor, enflasyonun bu dönemde çok düşmesi pek mümkün görünmüyor” dedi.
Ünlü ekonomist, “Büyüme hala öncelikli bir hedef, ancak ekonomide atalete neden olan birçok faktör var. Kurun yükselmesi maliye politikasını olumsuz etkiliyor ve enflasyonun düşmesini zorlaştırıyor. Bir kur şokunun yaşanması olası. Kısa vadede, mevduat faizlerinin artırılması ve reel faizin ciddi bir şekilde yükseltilmesi gerekiyor” dedi.
Kur korumalı mevduat için de Murat Üçer, “Kamu kesimi maliyetinin dengeli bir şekilde ele alınması önemli, ancak kısa vadeli çıkış için makro finansal istikrarın oturtulması gerekiyor” derken, “. IMF ile ilişkilere de şu şekilde değindi:
Yeniden düzgün bir şekilde işlemesi, Türkiye ekonomisi için olumlu bir gelişme olarak kabul ediliyor. KKM’lerin ise muhasebesel maliyeti konusu teknik ve karmaşık bir konu olarak ele alınıyor ve tam olarak nasıl hesaplandığına dair belirsizlikler bulunuyor.
Bu önemli yayını daha yakından incelemek ve detayları öğrenmek için, Murat Üçer yayınına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.