Bir rüya aleminde yaşarken insanlar bazen, “rüya mı, gerçek mi?” karıştırırlar.
Sabah uyandığınızda, aynaya baktığınızda, rüyanızda kendinizi kelebek olarak görmüşseniz; bir an durup düşünürsünüz: “Gerçekte zaten ben kelebek miyim, şimdi mi bir rüya mı görüyorum?” diye.
Gerçekle yalanın, akılla akılsızlığın, hiç utanma sıkılma olmadan bir o yana bir bu yana çekildiği günlerdeyiz.
Uygulanan ekonomi politikalarının hepsinin yerli, milli ve Türk modeli olduğunu söyleyen siyasetçiler ve şakşakçıları…
Bugünlerde rasyonelleşmeyle birlikte, büyük kısıtlarla da olsa eskinin tüm yanlışları kabul edilip, yeni dönem alkışlanıyor.
Tek tük, vergi artışları ya da hızlı faiz artırımının sorunu çözmeyeceğine ilişkin yorumlar da yok değil.
Bu yorumlar, siyasi ya da ideolojik izler taşısa da eğer akıl çerçevesinde değerlendirilirse dikkate alınabilir. Ama daha dersimizin oraya gelmesine çok var.
Biz uzaya araç göndermeyeceğiz, en fazla bir at arabasının milini değiştireceğiz.
Zaten enflasyonu düşürmek de öyle bir şey.
Gerçekten istersen harcamaları kısarsın, hırsızlığı, haksızlığı, hukuksuzluğu azaltırsın, ekonomideki verimsizliği ortadan kaldırır, doğru para ve maliye politikasıyla hedefe ulaşırsın. Ama tabi önümüzde seçim var.
İki gündür Kanada başbakanı Trudeau’nun Şükran Günü yaklaşırken marketlere ayar vermesini izliyoruz.
“Siz” diyor, “fiyatları düşürmezseniz, biz gereğini yaparız.”
Şimdi ülkemizden pek çok ses, ‘bakın siyasetçi orada da yapıyor’ diyecek.
Neyi yapıyor? Kendisinin neden olduğu temel bir problemi, popülizmle başkası neden olmuş gibi düşman göstererek hamasetle üstüne gitmeyi.
Yahu fiyatların yükselmesine neden olan esas konuyu sen çözmezsen veya çözülmesi için gerekenleri yapmazsan sürekli suçlu ararsın.
Marketlerin üzerine gidip fiyatları düşürünce, enflasyon düşecek, gıda fiyatları aşağı mı gelecek? Ya da her neyse…
Ama enflasyon öyle bir şey değil. Kendisi bir ahlaksızlık ve ahlaksızlığa neden oluyor.
Elbette kendisini korumak için ya da mevcut ortamı kullanarak kar marjını arttırmaya çalışanlar, fırsatçılar yok mudur? Vardır.
Onun üstüne hukukla gidersin, onun üstüne enflasyonla mücadele ederek gidersin, sorunu çözersin.
Yine geçtiğimiz günlerde TÜSİAD başkanı Habertürk’e konuk oldu. Kendisine vergi konusu ve servet vergisi sorulduğunda “verginin tabana yayılmasından” bahsetti.
Vay efendim servet vergisi deyince “suspus” olmuş.
Şimdi aynı mantıkla soruyorum. Ha sormadan önce de önlemimi alayım.
Ben verginin adaletli olmasından; çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmasından ve gelir dağılımı bozukluğunun düzeltilmesinden yanayım.
Zengin daha zengin, fakir daha fakir olmamalı.
Bunun yapılmasının yolu da elbette enflasyonun düşürülmesi.
Ve elbette yine hukukun uygulanması.
Şimdi enflasyon denen kara deliğe… Ya da hani bir sahne var sürekli eskimiş kağıt paraları Merkez Bankası’nın bodrumdaki kazanında yakarlar. Onu getirin aklınıza.
Servet transferi yaptınız, namusuyla vergisini vererek düzgün iş yapan ve para kazananlardan vergi aldınız.
Devleti soyup soğana çeviren, ihalelerde yolsuzluk yapan, vergi vermeyen “sistem dışındakileri” de buldunuz.
Hadi diyelim onlardan da vergi aldınız.
O zaman tamam mı diyeceğiz?
Oh ne güzel iş çözüldü bitti mi diyeceğiz?
Bu da bir servet transferi olmayacak mı?
Ahlaklıdan, vergisini verenden, sistem içindekinden; ahlaksıza hırsıza…
Yani servet vergisi almanın Allah aşkına fellik fellik Orta Doğu’dan, körfezden, Amerika’dan, Avrupa’dan para aramaktan farkı ne?
Farkı, maliyeti; yüksek faizle alıyorsunuz.
Neden IMF’den almıyorsunuz? Neyse.
Şimdi dünyada popülist siyasetçilerin neden olduğu büyük sorunların, küresel trendleri etkileyen küresel ısınma ve göç dalgasının, susuzluğun, gıda fiyatlarındaki artışın nedeni olan kuraklığın, bütün bunların çözümü yerine merkez bankalarının faizleri düşük tutup, para basarak ekonomileri yüzdürdüğü dönemin sonuna geldik.
Bu hafta gerçekten o hafta.
Avrupa Merkez Bankası, Japonya Merkez Bankası, ABD Merkez Bankası faizler konusunda karar verecek ve hatta Türkiye Merkez Bankası da faiz kararını verecek.
Sayın Cumhurbaşkanımız, Birleşmiş Milletler oturumunda konuşacak.
Sayın Mehmet Şimşek, yatırımcılarla görüşecek.
BRICS ülkelerine karşı Hindistan’da kurulan yeni ticaret yolu değiştirilmeye çalışılacak.
İşte bu hafta ya her şey daha iyi ya da kaçınılmaz tüm finansal piyasalarda bir satış dalgası başlayacak.