Sanayi üretimi şubatta yatay kaldı, perakende satışlar sıçradı, cari açık ve işsizlik arttı

0
217

12-16 Nisan haftasının ilk iki gününde yoğun veriler gelmeye başladı. Pazartesi günü ödemeler dengesi ve işgücü verileri, Salı günü sanayi üretimi ve perakende satış verileri açıklandı.

TÜİK verilerine göre Şubat ayında sanayi üretimi aylık %0,1, yıllık %8,8 artış kaydetti. Sanayi üretimi ile genelde benzer eğilimi gösteren perakende satış hacmi Şubat ayında aylık %3,4’lük artış ile sıçrama yaptı, yıllık artışı %4,6 oldu. Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı Şubat ayında aylık 0,7 puanlık artış ile %13,4 seviyesinde gerçekleşti. Merkez Bankası tarafından açıklanan cari işlemler açığı Şubat ayında önceki aya göre 0,8 milyar dolar artışla 2,5 milyar dolar oldu, geriye dönük 12-aylık dönemde cari açık toplamı 37,8 milyar dolar seviyesine yükseldi.

Detaylara geçmeden önce, takvim ve mevsimsel etkilerden arındırılmış verileri dikkate aldığımı belirtmek istiyorum.  

Türkiye’nin ihracat hacminin en büyük payını otomotiv sektörü ve yan sanayi oluşturuyor. Aşağıdaki grafik, en son 2020 yılında toplam ihracat hacminin %77’sini oluşturan ihracat kalemlerini gösteriyor. Sanayi sektöründe ihracatın lideri konumunda kırmızı çizgiyle gösterilen Taşıt Araçları ve Yan Sanayi sektörü yer alıyor. Otomotiv sektörü ihracatında en önemli pazar başta özellikle Almanya olmak üzere Avrupa bölgesidir.

Kaynak: Turkey Data Monitor

Sanayi üretimindeki gelişmeleri daha iyi anlamak için şu hatırlatmayı yapayım: Küresel çapta yaşanan yarı iletken çip tedarikindeki yetersizlikler küresel otomotiv üretimini tehdit altında bırakan hatta durma noktasına getiren en önemli faktördür. Nitekim Türkiye’nin takvim ve mevsimsellikten arındırılmış otomotiv ithalat hacim endeksindeki son üç aydaki düşüş eğilimi de bu gelişmeyi doğruluyor.

Aşağıdaki grafikte; renkli çubuklar grafiğin sol ekseninde sanayi sektörü üretim, ihracat ve ithalatının seyri, sağ eksende ise sarı çizgiyle sanayi sektörü istihdamındaki seyir gösterilmektedir.

Kaynak: Turkey Data Monitor

Buna göre;

. Otomotiv sektörü üretimi (siyah çubuklar) Eylül 2020’den bu yana 2019 yılı seviyelerinin üzerinde olsa da Ocak-Şubat döneminde hafif zayıfladı. Grafikte yeşil çubuklarla gösterilen otomotiv ihracatında, son iki aydaki aşağı yönlü eğilim söz konusu zayıflığı açıklıyor. Otomotiv ihracatındaki düşüşün ana sebebi ise en büyük ihracat pazarımız olan Almanya’da sanayi üretiminin 2021 yılının ilk iki ayında aylık ortalama %1,8 daralmış olmasıdır.

. Otomotiv üretimi ve ihracatındaki yataya yakın seyre rağmen Mayıs 2020’den bu yana yükseliş eğilimini sürdüren makine ve teçhizat üretimi (gri çubuklar) Şubat ayında aylık %3,7’lik artış kaydetti.

. Makine ve ekipman ihracatının (pembe çubuklar) Şubat ayında önceki aya göre düşmesine rağmen ithalatındaki (mavi çubuklar) artışın sermaye yatırımı kaynaklı olduğu söylenebilir.  Bu noktada destekleyici faktör, Şubat ayı Reel Kesim Güven Endeksi’nde yer alan yatırım harcaması alt endeksindeki artıştır.

. Otomotiv sektörü üretiminde Şubat ayında kaydedilen düşüşe paralel olarak sanayi sektörü istihdamı da (sarı çizgi) Şubat ayında önceki aya göre 166 bin kişi azaldı.

. Üretim tarafı önceki aya göre yatay kalırken perakende satışlarda aylık %3,4’lük artış yaşandı. Bu sıçrayışın ana sebebinin artan güven algısı olduğunu söyleyebilirim. Zira Dolar/TL kuru Merkez Bankasının güven tazelemesine bağlı olarak Ağustos 2020’den sonra ilk kez Şubat ayında 7,0 seviyesinin altına gerilemiş ve Türk lirasında istikrar sinyalleri bireysel kredilerde de artışı beraberinde getirmiştir.

Mart ayı görünümü olumlu, Nisan belirsiz…

Mart ayı İSO imalat sektörü PMI endeksi ihracat siparişlerinde, üretim ve istihdamda artışı ortaya koymuştu. Özellikle Almanya’nın Mart ayı imalat sektörü PMI endeksinin önceki aya göre sert artış kaydetmesi Türkiye sanayi sektörünü olumlu etkiledi. Ticaret Bakanlığı da Mart ayında Türkiye’de ihracatın Şubat ayına göre 2,9 milyar dolar arttığını duyurdu. İthalattaki değişim Mart ayı cari açık verisinde belirleyici olacak. Öte yandan, döviz kurundaki sert yükseliş ve enflasyondaki belirsizliğe bağlı olarak azalan güven algısı, Mart ayında perakende satışlara kısmen olumsuz yansıyabilir; Nisan ayında ise bozulma devam edebilir. Enflasyondaki ana tetikleyici girdi maliyetlerindeki artışın yanı sıra artan döviz kurundaki artışla Türk lirasının değer kaybıdır. Nitekim yurt içi üretici fiyat enflasyonu Mart ayında aylık %4,1, yıllık %31,2 artış kaydetmiş, tüketici fiyatlarına aylık %1,1, yıllık %16,2 artışla yansımıştır.

Nisan ayında da enflasyondaki artış eğilimi sürecektir. Küresel tedarik zincirindeki zorluklara bağlı olarak girdi maliyetlerinde aşağı yönlü bir eğilim şimdilik olası gözükmüyor. Tedarik zincirinde rahatlama olsa bile artan talep fiyatları aşağı çekmeyecektir. Mevcut durumda Merkez Bankasının çarşamba günü yapacağı para politikası toplantısında enflasyonist risklere vurgu yapıp, politika faizinde değişiklik yapmaması en rasyonel çözüm olacaktır.

Dr. Fulya Gürbüz

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz