Trump’tan Ukrayna Açıklaması: “Bir Gün Ruslaşabilirler”
ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna hakkında yaptığı son çıkışla yeniden dünya gündemine oturdu. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin Washington’dan güvenlik garantisi talep ettiği bir dönemde, Trump’ın “Ukrayna bir gün Ruslaşabilir” ifadeleri, Kiev yönetimiyle ABD arasında gerilimi yükseltebileceği yorumlarına neden oldu.
“Anlaşma Yapabilirler de Yapmayabilirler de”
Fox News’e konuşan Trump, “Bir gün Ruslaşabilirler ya da olmayabilirler. Anlaşma yapabilirler de, yapmayabilirler de” diyerek, Ukrayna’nın geleceğinin belirsiz olduğunu öne sürdü.
Trump ayrıca, ABD’nin Ukrayna’ya yaptığı yardımların “yatırıma” dönüşmesi gerektiğini vurgulayarak, Kiev’in elindeki nadir mineraller gibi doğal kaynakların takas edilmesini önerdi. “Verdikleri yardımın karşılığında en azından 500 milyar dolarlık doğal kaynak takası olsun ki kendimizi aptal gibi hissetmeyelim” diyen Trump, Ukrayna yönetiminin buna olumlu yaklaştığını iddia etti.
Özel Temsilci Kellogg Ukrayna’ya Gidiyor
Trump, çatışmaları durdurmak için bir teklif hazırlamakla görevli özel temsilcisi Keith Kellogg’u kısa süre içinde Ukrayna’ya göndereceğini doğruladı. The Guardian’ın haberine göre, Kellogg’un 20 Şubat’ta Kiev’e varması ve Rus işgalinin üçüncü yıldönümü olan 24 Şubat’tan birkaç gün önce temaslarda bulunması bekleniyor.
Zelenski Güvenlik Garantileri İstiyor
Bu gelişmeler, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ile yapacağı görüşme öncesine denk geldi. Zelenski, Rusya ile herhangi bir barış anlaşmasına varılması durumunda Washington’dan güvenlik garantileri talep ediyor. Kiev yönetimi, NATO üyeliği veya uluslararası barış gücü konuşlandırılması gibi somut güvenceler olmadan yapılacak bir anlaşmanın Kremlin’e yeniden toparlanma ve silahlanma olanağı tanıyacağından endişe ediyor.
Zelenski’nin sözcüsü Sergiy Nikiforov, Ukrayna liderinin Vance ile bu Cuma Münih Güvenlik Konferansı kapsamında bir araya geleceğini doğruladı. Bu görüşmenin Trump’ın “Ruslaşma” sözlerinin ardından gerçekleşecek olması, Ukrayna’da rahatsızlığa neden olurken, Kiev-Washington hattında önümüzdeki günlerde sıcak temasların devam etmesi bekleniyor. (Kaynak)
ABD, Ukrayna’daki Savaşın Sona Erdirilmesi İçin Bu Hafta Avrupa’da Temaslarda Bulunacak
ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz, Ukrayna’daki savaşın nasıl sona erdirilebileceğini konuşmak üzere Amerikan yönetiminin üst düzey isimlerinin bu hafta Avrupa’da temaslarda bulunacağını açıkladı. Gelişme, Rusya’nın Ukrayna’yı tam kapsamlı işgal etmesinin üzerinden yaklaşık üç yıl geçmesinin ardından geldi.
“Rus Ekonomisi İyi Durumda Değil”
Waltz, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in müzakere masasına gelmesi için Trump’ın “vergi, gümrük vergisi ve yaptırım uygulamaya hazır” olduğunu ifade etti. Öte yandan, ABD’nin bu temaslarda Ukrayna’ya yapılan yardımların bir bölümünü “geri almak” için de girişimde bulunabileceğini aktaran Waltz, Avrupa ülkelerinin de Ukrayna’yı destekleme konusunda daha büyük bir sorumluluk üstlenmeleri gerektiğinin altını çizdi.
Trump ve Putin Arasında Telefon Görüşmesi İddiası
Bu temasların hemen öncesinde ABD medyası, Trump’ın Putin ile Ukrayna’da müzakere edilmiş bir çözüm için adımları değerlendiren bir telefon görüşmesi yaptığını öne sürse de, ne Beyaz Saray’dan ne de Kremlin’den bu konuda doğrulama geldi. Waltz da bu iddiaya ilişkin yorum yapmayı reddetti.
Avrupa Turu: Paris ve Münih Durağı
- Başkan Yardımcısı JD Vance, Paris’te düzenlenecek yapay zeka zirvesine katılacak, ardından Münih Güvenlik Konferansı kapsamında Ukrayna heyetiyle görüşecek.
- Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Savunma Bakanı Pete Hegseth ve Trump’ın Ukrayna-Rusya Özel Temsilcisi Keith Kellogg da Münih Konferansı’na iştirak edecek.
- Savunma Bakanı Hegseth’in çarşamba günü Brüksel’de NATO karargahında yapılacak Ukrayna Savunma Temas Grubu toplantısına katılması bekleniyor.
Kiev’de Endişe: “Ukrayna Olmadan Ukrayna Hakkında Hiçbir Şey Olmaz”
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ülkesinin katılımı olmadan ABD ve Rusya arasında yapılacak herhangi bir müzakereyi sakıncalı buluyor. Zelenskiy yönetimi, Ukrayna’nın güvenlik garantileri konusundaki beklentilerinin göz ardı edilmesinin, Çin veya İran gibi başka ülkelerde liderleri “cezadan muaf kalabilecekleri” düşüncesine itebileceği uyarısında bulunuyor.
Trump: “24 Saatte Bitiririm” Söylemi Değişti
Trump, başkanlık seçim kampanyası sırasında savaşı “24 saat içinde bitirebileceğini” iddia etmişti; ilerleyen dönemde ise bu süreyi “altı aya” çıkardığını dile getirdi. Eleştiriler, Trump’ın net bir çözüm planı sunmadığı yönünde yoğunlaşırken Trump yönetimi Rusya’yla “çok ciddi” görüşmeler yaptıklarını belirtiyor. (Kaynak)
Erdoğan, Sanders ve Filistinli Gruplardan Trump’ın Gazze Planına Tepki Devam Ediyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malezya’da Başbakan Enver İbrahim ile düzenlediği ortak basın toplantısında Filistin davasının önemine vurgu yaparak “İsrail, Filistin topraklarında sürdürdüğü işgale son vermeli ve sebep olduğu zararları da tazmin etmelidir.” dedi.
Erdoğan, “Daha öncekiler gibi son ateşkes mutabakatında da İsrail’in verdiği sözleri tutmadığını görüyoruz.” ifadesini kullanarak Filistin için 1967 sınırları esas alınarak başkenti Doğu Kudüs olan, egemen ve coğrafi bütünlüğü olan bir devletin kurulmasının zorunlu olduğunu söyledi.
Malezya hükümetinin Gazze ve Filistin konusundaki duruşunu “takdirle takip ettiklerini” belirten Erdoğan, ASEAN bölgesiyle birlikte Filistin’e yönelik ayni ve nakdi yardımların sürdürülebileceğine işaret etti.
Senatör Sanders: “Milyarder turistler için değil, Filistinliler için inşa edilmeli”
ABD’li Senatör Bernie Sanders, X hesabından yaptığı paylaşımda, Trump’ın “Gazze’yi Orta Doğu’nun Rivierası’na dönüştürme” söylemini eleştirdi.
Sanders, “Gazze, Filistin halkı için yeniden inşa edilmeli, milyarder turistler için değil” diyerek bölgede süregelen çatışmaların ve binlerce Filistinlinin yaşamını yitirmesinin görmezden gelinemeyeceğini vurguladı.
Filistinli Gruplar: “Trump’ın Gazze planı, savaş ilanı anlamına geliyor”
Gazze merkezli Filistin İslami ve Ulusal Güçler Koalisyonu çatısı altındaki Takip Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, Trump’ın açıklamalarının “Filistin halkını topraklarından söküp atma girişimi” olduğu ifade edilerek, bunun “yeni bir savaş ilanı” anlamına geldiği belirtildi. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Bu tür planlar, gelecek ABD yönetiminin niyetlerine dair tehlikeli işaretler içeriyor. Arap ve uluslararası toplum, bu ‘zorla göç ettirme’ projelerine derhal ve kararlı şekilde karşı çıkmalıdır.”
Arap Zirvesi çağrısı
Filistinli gruplar, 27 Şubat’ta Mısır’ın ev sahipliğinde düzenlenecek Arap Zirvesi’nde konunun gündeme alınmasını ve “bu cinayet planlarına karşı işlevsel adımlar” atılmasını talep etti. Açıklama, “Göç ettirme yok, yerinden sökme yok, teslim olmak yok. Gazze dimdik ayakta kalacak ve Filistin tümden halkının olacaktır.” ifadeleriyle son buldu. (Kaynak) (Kaynak) (Kaynak)
Trump’tan Çelik ve Alüminyum İthalatına Yüzde 25 Gümrük Vergisi
ABD Başkanı Donald Trump, ülkenin tüm çelik ve alüminyum ithalatına yüzde 25 oranında gümrük vergisi getiren iki ayrı kararnameyi imzaladı. Oval Ofis’te düzenlenen törende konuşan Trump, “Bu, Amerika’yı yeniden zenginleştirmenin başlangıcı” değerlendirmesinde bulundu.
Tarifelerin tüm ülkelerden yapılan ithalat için geçerli olacağını vurgulayan Trump, “Üretim ABD’de yapılırsa bu vergiden muaf olacak, yabancı şirketler çelik ve alüminyumlarını burada üretmeyi tercih ederse sonuçta daha ucuza gelecek.” ifadesini kullandı.
“Amerikan Çelik İşçilerini Ayağa Kaldıran Başkan”
Ticaret Bakan Adayı Howard Lutnick, Trump’ın ilk dönemdeki çelik tarifelerinin sektörde 120 bin kişilik istihdam sağladığını, ancak sonradan tanınan istisnalarla 107 bin işin kaybedildiğini hatırlatarak, “Şimdi 120 bin kişilik istihdamı Amerika’ya geri getireceksiniz.” dedi. Lutnick ayrıca, Trump’ın “Amerikan çelik işçilerini ayağa kaldıran” bir başkan olduğunu sözlerine ekledi.
“Misillemeye Otomatik Karşılık Veririz“
Trump, önümüzdeki dört hafta içinde otomobil, ilaç ve çip sektörlerine yönelik de toplantılar düzenleyeceklerini belirtti. Mütekabiliyet esasına dayalı tarifeleri devreye sokacaklarını söyleyen ABD Başkanı, “Eğer misilleme yaparlarsa, biz de otomatik olarak karşılık veririz.” şeklinde konuştu. (Kaynak) (Kaynak)
ABD’nin 2024’te En Çok Çelik İthal Ettiği 6 Ülke
Ülke | İthalat Miktarı (ton) |
---|---|
Kanada | 6 milyon |
Brezilya | 4.1 milyon |
Meksika | 3.2 milyon |
Güney Kore | 2.5 milyon |
Vietnam | 1.2 milyon |
Japonya | 1.1 milyon |
ABD’nin 2024’te En Çok Alüminyum İthal Ettiği Ülkeler
Ülke | İthalat Miktarı (ton) |
---|---|
Kanada | 3.2 milyon |
BAE | 0.3 milyon |
Çin | 0.2 milyon |
Güney Kore | 0.2 milyon |
Bahreyn | 0.2 milyon |
Arjantin | 0.2 milyon |
Hindistan | 0.2 milyon |
AB ve Kanada’dan ABD’nin Yeni Vergilerine Sert Yanıt
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına yüzde 25 gümrük vergisi uygulama kararının ardından yazılı bir açıklama yaparak “Haksız tarifelere karşı sert ve orantılı karşı önlemler alınacak.” dedi.
ABD’nin Avrupa’dan yapılan çelik ve alüminyum ihracatına vergi getirme kararından “derin üzüntü” duyduğunu belirten von der Leyen, bu tür tarifelerin hem işletmeleri hem de tüketicileri olumsuz etkileyeceğini vurguladı. Von der Leyen, AB’nin ekonomik çıkarlarını korumak amacıyla harekete geçeceğini ve Avrupa’daki çalışanları, işletmeleri ve tüketicileri korumak için gereken tüm adımları atacaklarını ifade etti.
Von der Leyen, “AB’ye yönelik haksız tarifeler cevapsız kalmayacak.” diyerek Birliğin alacağı karşı önlemlerin “sert ve orantılı” olacağına işaret etti. (Kaynak)
Kanada’dan “Haksız” Vergilere Hızlı Misilleme Sözü
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, “Bu haksız vergilere firm ve net bir karşılık vereceğiz.” açıklamasını yaptı. Trudeau, Kanada’nın ABD’nin en yakın müttefiki olduğuna vurgu yaparak, ticaret alanında bu ölçekte bir “dayatma” görmelerinin derin üzüntü verici olduğunu ifade etti. Yeni vergilere karşı atılacak adımların detayları henüz netleşmese de, Kanada hükûmeti hızlı bir misilleme önlemi üzerinde çalışıyor.
Metal İhracatı Zor Durumda
ABD, çelik ve alüminyum ihtiyacının önemli bir kısmını Kanada’dan karşılıyor. Kanada Sanayi Bakanı François-Philippe Champagne, Kanadalı metal ihracatının, Kuzey Amerika’yı daha rekabetçi ve güvenli hale getirdiğini savundu. Québec Eyalet Başbakanı François Legault ise, “ABD bu metali Çin’den mi almak ister, yoksa en yakın müttefikinden mi?” sözleriyle Trump’ın planına tepki gösterdi.
Olası Misillemeler Gündemde
Kanada muhalefet lideri Pierre Poilievre, başbakan seçilmesi halinde ABD’ye karşı “aynı şekilde” tarifeler uygulamaktan çekinmeyeceğini söyledi. Daha önce Trump’ın ilk döneminde benzer tarifelerin hem Kanada hem de ABD’de çelik endüstrisine zarar verdiğini hatırlatan Kanada Çelik Üreticileri Birliği Başkanı Catherine Cobden, iki ülkenin birbirine ihtiyaç duyduğunu, bu ticaretin oldukça karşılıklı olduğunu vurguladı.
Trump’ın Ekonomi Vizyonu
Donald Trump, ülkesine döndüğü bu ikinci başkanlık döneminde de ithalata yönelik yüksek vergileri, “ülke içi üretimi ve istihdamı artırma” stratejisinin bir parçası olarak görüyor. Ekonomistler ise bu politikaların ABD’li tüketicilerin maliyetlerini yükseltebileceğine ve küresel ölçekte ticaret savaşlarını körükleyebileceğine dikkat çekiyor.
Avrupa Birliği Endişeli
Trump yönetimi daha önce Çin’e karşı tüm ithalata yüzde 10 vergi uygulamaya başlamış; Kanada ve Meksika’ya yönelik %25’lik tarife planı ise 30 gün ertelenmişti. Avrupa Birliği de “yakında” benzer gümrük vergilerinin hedefi olabileceğinden endişeli. Ticaret ortaklarının olası misillemelerine dair “endişelenmediğini” söyleyen Trump, bu vergileri “ABD’yi yeniden zenginleştirmenin başlangıcı” olarak niteliyor. (Kaynak)
Trump, Avustralya’yı Çelik ve Alüminyum Tarifelerinden Muaf Tutmayı Düşünüyor
ABD Başkanı Donald Trump, Avustralya’nın çelik ve alüminyum ithalatına getirilen yeni gümrük vergilerinden muaf tutulabileceğini söyledi. Trump, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ile yaptığı telefon görüşmesi sonrasında, “Avustralya ile ticaret fazlamız olduğu için bu ülkeye yönelik bir istisna üzerinde düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.
Trump, söz konusu fikrini Albanese’e de ilettiğini belirtirken Avustralya Başbakanı ise başkent Canberra’da yaptığı açıklamada, “Kamuoyuna duyurulacak kararlar konusunda anlaştık. Görüşmemiz yapıcı geçti ve Başkan Trump, iki ülkenin ortak çıkarlarını değerlendirmeye hazır olduğunu gösterdi.” dedi.
Trump yönetimi ise yakında kamuoyuna açıklanacak düzenlemelerde, hangi ülkelerin geçici veya kalıcı muafiyetten yararlanabileceğine dair detayları netleştirmesi bekleniyor. (Kaynak)
Almanya’dan ABD’ye Vergi Resti: “Seçenek Bırakmazsa AB Karşılık Verecek”
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD Başkanı Donald Trump’ın çelik ve alüminyuma ek gümrük vergisi getirme hamlelerini eleştirerek, Avrupa Birliği’nin (AB) bu duruma “karşılık vermek zorunda kalabileceğini” belirtti. Scholz, Federal Meclis’te yaptığı konuşmada, “ABD bize başka seçenek bırakmazsa, AB hep birlikte karşılık verecek. Dünyanın en büyük pazarı olarak 450 milyonluk nüfusumuzla buna gücümüz var.” ifadelerini kullandı.
“Zorlu Rekabet Alman Ekonomisini Baskılıyor”
Almanya’nın ihracat odaklı bir ekonomi olduğunu vurgulayan Scholz, bir ticaret savaşı olmasa dahi ABD, Çin ve diğer gelişen bölgelerden gelen zorlu rekabetin Alman ekonomisini baskı altında tuttuğunu belirtti. Scholz, “Buna yanıt dünkü reçetelerle olmaz. Yeni stratejiler ve iş birlikleri geliştirilmeli.” diye konuştu.
AB’de Tepkiler Yükseliyor
ABD’nin gümrük vergisi artış planlarına AB üyesi ülkelerden de tepkiler geldi. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, “Ticaret savaşlarının kazananı olmaz.” sözleriyle, ABD ile AB’nin birbirine ihtiyaç duyduğunu hatırlatarak, “Ticaret savaşını ABD başlatırsa, asıl kazanan Çin olur. Birbirimize çok bağlıyız.” uyarısında bulundu.
Öte yandan Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, AB Komisyonuna çağrıda bulunarak, ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına vergi uygulama girişimine karşı “kararlı” adımlar atılmasını istedi. Barrot, “Çıkarlarımızı savunmak söz konusu olduğunda, herhangi bir tereddüdümüz olmamalı. Avrupa Birliği ile ticaret savaşına girmek kimsenin yararına değil.” dedi.
“AB Gerekirse Hızlıca Harekete Geçer”
AB Komisyonu ise gelişmeleri yakından takip ettiğini, olası misilleme adımları için üye ülkelerle istişarelerin sürdüğünü duyurdu. Yetkililer, ABD’nin vergi kararında ısrarcı olması halinde AB’nin kendi ekonomisini ve sanayi sektörünü korumak için “hızlı ve orantılı” önlemler alabileceğini belirtiyor. (Kaynak)
Fed Başkanı Powell: “Faiz Oranlarını Düşürmek İçin Acelemiz Yok”
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, Kongre’de gerçekleştirdiği yarıyıl para politikası sunumunda, faiz indirimi konusunda “acele etmeye gerek olmadığı” mesajını verdi. Powell, ekonomik görünüme dair iyimser bir tablo çizerken, enflasyonun %2 hedefine yaklaşmakla birlikte hâlâ yüksek seyrettiğini belirtti.
Powell, Senato Bankacılık, Konut ve Kentsel İşler Komitesinde yaptığı konuşmada, “ABD ekonomisi genel anlamda güçlü” ifadesini kullandı. İş gücü piyasasının soğuduğunu ancak hâlâ sağlam kalmayı sürdürdüğünü dile getiren Powell, “enflasyonun uzun vadeli %2 hedefimize çok yaklaştığını, ancak biraz yüksek kalmaya devam ettiğini” söyledi.
Fed Başkanı, geçen yıl eylül ayından bu yana Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC)’nin politika faizini toplamda 100 baz puan indirdiğini hatırlatarak bu adımın enflasyonla mücadele ve iş gücü piyasasının dengelenmesi açısından “uygun” olduğunu vurguladı. Powell, menkul kıymet varlıklarını azaltma sürecine de devam ettiklerini aktardı.
“Politikamızı Ayarlamak İçin Acele Etmeye Gerek Yok”
Powell, politika duruşunun önemli ölçüde daha az kısıtlayıcı hale geldiğinin altını çizerek, “Ekonomi hâlâ güçlü kaldığı için politika duruşumuzu ayarlamak için aceleci davranmamıza gerek yok.” dedi. Gelecek dönemde gelecek verileri ve risk dengesini izleyeceklerini belirten Powell, “Ekonomi güçlü kalmaya devam eder ve enflasyon %2’ye doğru sürdürülebilir şekilde düşmezse politikamızı daha uzun süre kısıtlayıcı tutabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
İşgücü Piyasası Zayıflarsa veya Enflasyon Düşerse…
Powell, iş gücü piyasasının beklenenden daha hızlı zayıflaması ya da enflasyonun tahminlerden hızlı gerilemesi durumunda, politikanın “gevşetilebileceğini” söyledi. Bu yaklaşımın “ikili görev” olarak tanımlanan enflasyonla mücadele ve maksimum istihdam hedeflerini dikkate aldığını ifade etti.
Fed Başkanı, iki gün sürecek olan Kongre sunumlarının ilkinde, faiz oranının mevcut risk ve belirsizlik ortamında “iyi konumlandığını” vurguladı. Powell ayrıca, merkez bankasının bu yıl para politikası stratejisi, araçları ve iletişimini kapsayan ikinci bir inceleme yaptığını, ancak Fed’in %2’lik enflasyon hedefinin değişmesinin söz konusu olmadığını yineledi.
“ABD Ekonomisi Resesyonda Değil”
Sunumunda, “Bir resesyonda değiliz.” ifadesini kullanan Powell, ekonominin güçlü seyrinin devam ettiğini söyledi. Mortgage faizleriyle ilgili bir soruya karşılık, uzun vadeli faizlerin Fed politikalarından ziyade bütçe açığı ve enflasyon beklentileri gibi unsurlarca şekillendiğini kaydetti.
Powell, ABD Başkanı’nın Fed Yönetim Kurulu üyelerini görevden alma yetkisi bulunmadığını da ekledi. Hazine borcuna ilişkin yorum yapmaktan kaçınan Powell, Fed’in ticaret politikası konusuna müdahil olmadığını belirtti.
Musk’tan FED’e Yönelik “DOGE Denetimi” Uyarısı
Tesla ve SpaceX’in milyarder CEO’su Elon Musk, liderliğini üstlendiği Department of Government Efficiency (DOGE) adlı oluşumun, ABD Merkez Bankası’nı (Federal Reserve – Fed) denetleyebileceği sinyalini verdi. Musk, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tüm devlet kurumları halka karşı şeffaf ve hesap verebilir olmalı. Fed de buna dahildir, hatta özellikle de Fed,” ifadesini kullandı.
Fed’in Personel Sayısı “Fazla” İddiası
Elon Musk daha önce de Fed’i sık sık eleştirmiş, hem para politikası kararlarının hem de kurumun çalışan sayısının “aşırı” olduğunu öne sürmüştü. Mayıs 2024’te Musk, “Fed’in çalışan sayısı inanılmaz derecede yüksek” şeklinde bir gönderi paylaşmıştı.
Ayrıca, faiz oranlarının düşürülmesinde Fed’in “yavaş” kaldığını savunan Musk, geçen yıl Ağustos ayında “Fed’in faizleri çoktan düşürmesi gerekirdi, geç kaldılar” şeklinde bir eleştiride bulunmuştu. Merkez Bankası, Eylül, Kasım ve Aralık aylarında faiz oranlarını kademeli olarak düşürmüş, bu hamleler piyasa beklentilerine de kısmen paralel olmuştu.
Powell’dan “İlave Yorum Yok” Yanıtı
Fed Başkanı Jerome Powell, Musk’ın “Fed aşırı personelle çalışıyor, çok kalabalık” iddiasına geçen ay bir basın toplantısında şu şekilde yanıt vermişti: “Bütçe sürecimizi son derece dikkatli yürütüyoruz. Kamuoyuna karşı bu konuda sorumluyuz ve bunu yerine getirdiğimize inanıyoruz. Başka bir yorumum yok, teşekkürler.”
Öte yandan, bazı Demokrat eyalet başsavcılarının açtığı bir davada mahkeme kararı, Musk’ın DOGE oluşumunun Hazine Bakanlığı kayıtlarına erişim talebini geçici olarak engelledi. Ancak Musk, federal kurumların harcamalarını ve işleyişini daha şeffaf hale getirmek amacıyla çeşitli girişimlerde bulunmaya devam edeceğini vurguluyor. (Kaynak)
Elon Musk, X Hesabının Adını Yeniden “Harry Bōlz” Olarak Değiştirdi
Ünlü iş insanı ve X (Twitter) sahibi Elon Musk, hesabının ismini tekrar “Harry Bōlz” olarak güncelledi. Musk, benzer bir değişikliği daha önce de Nisan 2023’te yapmıştı.
“Harry Bōlz” Neyi İfade Ediyor?
“Kullanıcı adı değişikliği”, sosyal medya kullanıcıları arasında farklı yorumlara yol açtı. Pek çok kişi, “Harry Bōlz” ifadesinin Musk’ın mizahi üslubuna uygun bir kelime oyunu (“Hairy Balls”) olabileceğini düşünüyor. Ancak Musk bu defa ki amacıyla ilgili net bir açıklama yapmadı.
OpenAI Girişimi ve “DOGE” Görevi
Musk’ın bu adı yeniden kullanması, kendisinin liderlik ettiği bir yatırımcı grubunun, Sam Altman yönetimindeki OpenAI’ı satın almak için teklifte bulunduğu haberlerinin hemen ardından gerçekleşti. Ayrıca Musk, “Department of Government Efficiency (DOGE)” adını taşıyan ve devlet kurumlarındaki harcamaları azaltmayı hedefleyen bir departmanla da ilgileniyor.
Daha Önceki İsim Değişiklikleri
Bu, Elon Musk’ın X üzerinde yaptığı ilk isim değişikliği değil. Daha önce de “Kekius Maximus” gibi farklı takma adlar kullanan Musk, kendisinden “Mr. Twitter” veya “Chief Twit” diye bahsettiği paylaşımlar da yapmıştı. “Kekius Maximus” adı, Dogecoin benzeri bir “memecoin”e duyulan ilgiyi kısa süreliğine artırmıştı.
Kullanıcılardan Gelen Tepkiler
- Bir kullanıcı “Bir gün daha, yeni bir Elon kullanıcı adı daha” yorumunu yaptı.
- Başka bir kullanıcı, “Elon Musk ‘Harry Bōlz’ ismine geçerek harika bir trolleme yaptı, tam da ondan beklediğimiz gibi,” dedi.
- Bir diğeri ise, “Elon yine yaptı yapacağını; Harry Bōlz geri döndü. Bu kez neyin peşinde acaba?” ifadelerini kullandı.
Elon Musk, bu isim değişikliğinin ardındaki motivasyon konusunda herhangi bir ek açıklama yapmazken, sosyal medya kullanıcıları bu hamlenin gelecekteki bir projeye mi işaret ettiği yoksa yalnızca bir şaka mı olduğuna dair spekülasyonları sürdürüyor. (Kaynak)
Sam Altman’dan Elon Musk’ın 97,4 Milyar Dolarlık Teklifine Red
Yapay zeka dünyasının en çok konuşulan çekişmesi, Elon Musk liderliğindeki bir yatırımcı grubunun OpenAI’ın kâr amacı gütmeyen kuruluşunu satın almak için yaklaşık 97,4 milyar dolarlık teklifte bulunmasıyla yeniden alevlendi. Ancak OpenAI CEO’su Sam Altman, Musk’ın teklifine sosyal medya platformu X üzerinden kısa ve net bir mesajla yanıt verdi:
Musk – Altman Çekişmesi Devam Ediyor
OpenAI, 2015 yılında Elon Musk ve Sam Altman’ın da aralarında olduğu bir grup tarafından “kamu yararını gözeten, kâr amacı gütmeyen bir yapay zeka araştırma laboratuvarı” olarak kurulmuştu. Ancak Musk, 2018’de şirketin yönetim kurulundan ayrıldı ve o tarihten bu yana Altman’la arasındaki liderlik mücadelesi sürüyor.
Time dergisinin haberine göre, Elon Musk’ın avukatı Marc Toberoff, Musk’ın kendi yapay zeka girişimi xAI ve diğer yatırımcıların da dahil olduğu bir konsorsiyumla birlikte OpenAI’ı satın alarak, şirketi orijinal misyonuna döndürmek istediğini açıkladı. Musk, OpenAI’ın kurulduğu ilk dönemde 45 milyon dolara yakın yatırım yapmıştı.
“Scam (Sahtekar) Altman” Paylaşımı
Altman’ın “Hayır, teşekkürler” mesajına kısa süre içinde yanıt veren Elon Musk, yine X hesabından “Scam (Sahtekar) Altman” yazarak tepkisini dile getirdi.
Mahkeme Süreci ve İddialar
Musk, OpenAI’a karşı hem Kaliforniya Eyalet Mahkemesi’nde hem de federal mahkemede davalar açmış durumda. Dava dosyalarında, şirketin “kamu yararını gözeten kâr amacı gütmeyen bir araştırma laboratuvarı” olma ilkesine ihanet ettiği iddia ediliyor.
- ChatGPT’nin iki yıl önce elde ettiği ani başarı, OpenAI’ın gelirlerini ve itibarını katlanarak artırırken, şirket içindeki fikir ayrılıklarını da derinleştirdi.
- 2023’ün sonlarında, kâr amacı gütmeyen yönetim kurulu Altman’ı görevden almış, ancak kısa sürede yeni bir kurul ile Altman tekrar görevine dönmüştü.
OpenAI, geçen yıl kurumsal yapısında değişiklikler planladığını duyurmuştu. Ancak vergi muafiyeti ve hayırseverlik fonlarıyla ilgili karmaşık düzenlemeler, kâr amacı gütmeyen bir yapıyı tamamen ticari bir kuruluşa dönüştürmeyi güçleştiriyor. Bazı uzmanlar, kâr amacı güden yan kuruluşlara herhangi bir varlık devri yapılacaksa, bunun “adil piyasa değeri” üzerinden olması gerektiğini savunuyor.
Son Söz Mahkemenin
OpenAI ve Musk’ın avukatları, geçen hafta Kaliforniya’daki bir federal mahkemede karşılıklı argümanlarını sundu. Musk tarafı, OpenAI’ın tam anlamıyla kâr amacı güden bir şirkete dönüşmesini engelleyecek bir mahkeme kararı talep ediyor. Hakimin kararı ise henüz açıklanmış değil.
Önümüzdeki günlerde, Altman’ın OpenAI’ı var olan yapısıyla sürdürüp sürdüremeyeceği, Musk’ın 97,4 milyar dolarlık teklifinin nasıl sonuçlanacağı ve mahkeme sürecinin şirketin geleceğini nasıl etkileyeceği merakla bekleniyor. (Kaynak)
Ticaret Bakanlığı Duyurdu: Suriye’ye İhracat ve Transitte Sınırlama Kaldırıldı
Suriye’deki rejim değişikliği sonrasında Türkiye ile Suriye arasındaki ticari ilişkilerde yeni bir dönem başladı. Ticaret Bakanlığı, yayımladığı genelgeyle Türkiye Gümrük Bölgesi üzerinden Suriye’ye yapılan ihracat ve transit işlemlerine yönelik mevcut kısıtlama listelerinin kaldırıldığını açıkladı.
“Yeni Dönem Adım Adım Hayata Geçiyor”
Bakanlıktan yapılan açıklamada, 8 Aralık 2024’te yaşanan rejim değişikliğinin ardından Türkiye ile Suriye arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin ilerlemeye devam ettiği vurgulandı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Hükümetimiz tarafından, yeni döneme ilişkin Suriye ile varılan mutabakat doğrultusunda oluşturulan yol haritası adım adım hayata geçirilmektedir. Ticaret Bakanlığımız tarafından, bu kapsamda, Suriye ile karşılıklı ticarette eski rejim döneminde kısıtlı tutulan ihracat, transit ve ithalata ilişkin olarak gerekli kararlar alınmaya devam edilmektedir.”
Kısıtlama Listeleri Kaldırıldı
Ticaret Bakanlığı tarafından 8 Şubat 2025 tarihinde yayımlanan genelgeyle, Türkiye Gümrük Bölgesi üzerinden Suriye’ye ihracat ve transit işlemlerinde uygulanan kısıtlamalar sona erdi. Buna göre:
- İhracat ve Transit: Suriye’ye açılan kara sınır kapıları kullanılarak Türkiye’den Suriye’ye ihraç edilecek veya transit geçecek eşya, diğer ülkelere uygulanan şartlarla aynı doğrultuda değerlendirilecek.
- Metal Hurda Hariç Transit Serbestliği: Aynı genelgenin eki 2 Sayılı listede bulunan “metal hurda” dışında, Suriye’den gelip Türkiye üzerinden üçüncü ülkelere transit edilecek eşyanın serbest hale getirildiği duyuruldu.
- İthalat Normalleşiyor: Suriye’den ithalata ilişkin eski rejim döneminde uygulanan ve ithalatı izne tabi tutan 1 sayılı liste kaldırıldı. Böylece mevcut dış ticaret rejimi kapsamında Suriye’den yapılacak ithalat işlemleri normal seyrine döndü.
Üçüncü Ülkelerle Aynı Şartlar Geçerli
Açıklamada, “Suriye’den ithal edilen eşya, gerek ithalat düzenlemeleri, gerek ürün güvenliği kontrolleri, gerekse gümrük vergileri bakımından üçüncü ülkelerle aynı şartlara tabi tutulmuştur” denildi. Bu adımların, Türkiye ile Suriye arasındaki ticaretin canlanmasına ve iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin yeniden şekillenmesine katkı sunması bekleniyor. (Kaynak)
CHP’de Cumhurbaşkanı Adayı İçin Tarih Belli Oldu: 23 Mart’ta Sandık Kurulacak
CHP Genel Başkanı Özel, TBMM Grup Toplantısı’nda partinin cumhurbaşkanı adayı belirleme takvimini açıkladı. Özel, “28 Şubat Cuma günü saat 17.00’ye kadar adaylık başvurularını alacağız. Ardından 23 Mart Pazar günü yapacağımız ön seçimle adayımızı belirleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Belediyelere Yönelik Soruşturmalara Tepki
Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcılarının da aralarında olduğu 10 şüpheliye yönelik operasyonu eleştiren Özel, “Burada cezalandırılan 10 arkadaşımız değil, bizzat İstanbul’un iradesi” dedi. Özel, belediye meclis üyesi adaylarının, Adalet Bakanlığı’ndan aldıkları temiz belgeyle listelere girdiğini anımsatarak, “Hukuken suçu ispatlanmamış kişileri listemize koyduk; milletimiz de onayladı.” şeklinde konuştu.
‘Anamızın Ak Sütü Gibi Kazandığımız Kurultay’
Özel, hakkında başlatılan kurultay soruşturmasına atıfta bulunarak, “Anamızın ak sütü gibi kazandığımız bu kurultay helaldir. Bursa’daki bir dosya Ankara’ya çekilmiş ve bir yıldır bekletilmiş. Savcılık, ‘son günlerde gündeme geldiği için’ bu şekilde yaptığını söylüyor.” dedi.
Bahçeli’ye ‘Geçmiş Olsun’ Mesajı
Kalp kapakçığı operasyonu geçiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye acil şifalar dileyen Özel, “Hastalığı ve ölümü asla siyasete malzeme etmeyiz. Allah şifa versin, iyileşsin, görevinin başına dönsün. Biz rekabete de seçime de hazırız.” ifadelerini kullandı.
Ekonomi ve Enflasyon Eleştirisi
Özel, Merkez Bankası’nın yüzde 21 olarak açıkladığı enflasyon tahmininin yüzde 24’e çıkarılmasına rağmen memur ve emekli maaşlarına yeterli zam yapılmadığını savundu. “Ocak enflasyonu yüzde 5,3 çıktı, bir ayda emeklinin maaşından 581 lira, yeni işe başlayan bir memurun maaşından 1730 lira çalındı.” diyen CHP Lideri, enflasyon farkının derhal maaşlara yansıtılmasını istedi.
Kahramanmaraş Depremi ve Konteyner Kent Eleştirisi
6 Şubat 2023 depreminin üzerinden iki yıl geçtiğini hatırlatan Özel, “Depremzedelerin büyük bölümü hâlâ kalıcı konutlarını teslim alamadı. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a birlikte konteyner kentleri gezelim, oradaki durumu beraber görelim.” çağrısında bulundu.
Kartalkaya Otel Yangını ve Meclis Soruşturması
Bolu Kartalkaya’da yaşanan otel yangınının ardından İçişleri Bakanı’nın “tüm sorumlular ortaya çıkarılacak” şeklindeki açıklamasını hatırlatan Özel, aradan 21 gün geçmesine rağmen henüz bir gelişme olmamasını eleştirdi. CHP Lideri, konuyla ilgili meclis soruşturması açılması için 260 milletvekilinin imza verdiğini, 301 milletvekilinin imzasına ihtiyaç olduğunu dile getirerek, AK Parti ve MHP gruplarına da bu konuda çağrıda bulunacaklarını söyledi.
‘Sahte İçki’ Gündemi
Üç haftada 110 kişinin sahte içki nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirten Özel, bu konuda da bir araştırma komisyonu kurulması gerektiğini vurguladı. Alkollü içeceklerden alınan yüksek vergileri eleştiren Özel, “Bu tamamen ideolojik bir yaklaşımdır.” dedi. (Kaynak)
İstanbul’da CHP’li Belediyelere Yönelik Operasyon: 10 Gözaltı Kararı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, terör örgütüyle “kent uzlaşısı” kapsamında bağlantılı oldukları iddiasıyla Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcıları ile farklı belediyelerde görevli 7 belediye meclis üyesi ve bir sivil hakkında gözaltı kararı verildiğini duyurdu.
Savcılık tarafından yapılan açıklamaya göre, operasyonun sabah saat 06.00 itibarıyla eş zamanlı olarak başlatıldığı ve haklarında gözaltı kararı bulunan 10 kişinin yakalandığı bildirildi. Açıklamada, söz konusu kişilerin 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde “talimatla kent uzlaşısı faaliyeti” kapsamında seçildikleri iddia edildi.
Gözaltına Alınan İsimler
Gözaltına alınanların arasında Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür, AK Partili Fatih Belediyesi ile CHP’li başkanların yönettiği Üsküdar, Sancaktepe, Tuzla, Adalar, Şişli ve Beyoğlu belediye meclislerinden birer üye ile bir sivil kişi bulunduğu belirtildi.
Başsavcılık açıklamasında, operasyonun HDK çatı yapılanmasına yönelik bir soruşturmanın parçası olduğu vurgulanarak, “Kent uzlaşısı formülünün, DEM Parti üstü bir örgütlenme sistemi olduğu, özellikle örgütlenme konusunda çalışmalar yürüten yapıların (DBP, HDK) örgütün halkı örgütleme sistemini geliştiren esas kurumlar olduğu, bu nedenle söz konusu şüphelilerin terör örgütünün kent uzlaşısı faaliyeti kapsamında örgüt mensubu olduğu anlaşılmıştır.” ifadeleri yer aldı.
Operasyon kapsamında, şüphelilerin evlerinde, iş yerlerinde ve iki belediye başkan yardımcısının makam odalarında arama yapıldığı kaydedildi. Gözaltına alınanların emniyetteki işlemlerine devam ediliyor. (Kaynak)
Hatimoğulları: “İktidar diyalogdan dönmek için bahane arıyor”
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, haftalık grup toplantısında yaptığı konuşmada, Suriye politikası, belediyelere yönelik operasyonlar ve olası çözüm süreci başta olmak üzere gündeme ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
“Suriye’de Alevileri ve Kürtleri yok sayarak gelecek kurulamaz”
Hatimoğulları, iktidarın Suriye’de izlediği politikaları eleştirerek, “Suriye’de Alevileri ve Kürtleri yok sayarak bir gelecek kurulamaz. Suriye’nin kuzey ve doğusuna yönelik ‘sürekli vuracağız’ diyenlere sesleniyoruz: Bilgisayarda savaş oyunu mu oynuyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
Belediyelere yapılan operasyon: “Bu siyasi bir darbedir”
DEM Parti Eş Genel Başkanı, İstanbul’daki Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcılarıyla bazı meclis üyelerinin gözaltına alınmasına tepki gösterdi. “Kent uzlaşısı birlikte yaşamanın formülüdür. Uzlaşı nasıl suç olabilir? Bir yandan ‘barış’ söyleyeceksiniz, diğer yandan bunu gözaltı gerekçesi yapacaksınız. Asla kabul etmeyeceğiz,” dedi.
Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Abdullah Zeydan’a verilen hapis cezasını da kınayan Hatimoğulları, “Bu karar, Van halkının iradesini tanımamaktır. İktidar açıktan nifak tohumları ekiyor. Daha önce mazbata sürecinde bunu gördük. İktidar, diyalogdan dönmek için bahane arıyor. Size rağmen barışı inşa etmek için mücadelemiz sürecek.” diye konuştu.
“Sayın Öcalan tarihi bir çağrı yapmaya hazırlanıyor”
İmralı’da tutuklu bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’ın “tarihi bir çağrı” hazırlığında olduğunu söyleyen Hatimoğulları, şöyle devam etti:
“Bu çağrı, Türkiye’de çatışmayla şekillenen bir dönemi kapatıp barış ve demokrasinin kapısını aralamak için. Kazanan sadece Kürtler değil, 85 milyon olarak herkes olacak. İktidarı, barış için hazırlık yapmaya çağırıyoruz. Barış tek taraflı olmaz. Biz DEM Parti olarak bu yolda yürümeye hazırız. Çözüm üretmek için talibiz.”
Hatimoğulları, “DEM Parti İmralı heyetinin Barzani ile görüşeceğini” belirtti. Bu görüşmede Barzani’nin önerilerinin alınacağını ifade eden Hatimoğulları, ardından heyetin bu önerileri Abdullah Öcalan’a ileteceğini söyledi. (Kaynak)
Borsa İstanbul Günü Yükselişle Tamamladı
Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü %1,24 artışla 10.150,12 puandan kapattı. Gün içinde en düşük 10.047,88 puanı, en yüksek ise 10.187,56 puanı gören endeks, toplamda 121,73 milyar TL işlem hacmine ulaştı.

BIST 30 endeksi ise günü %1,08 artışla 11.173,42 puandan tamamladı. Bugün işlem hacmindeki ilk 5 şirket ve kapanış fiyatları şu şekilde oldu:
- Türk Hava Yolları (THYAO)
- Günlük işlem hacmi: 12.652.378.000 TL
- Hisse fiyatı: %3,14 artışla 331,80 TL
- Akbank (AKBNK)
- Günlük işlem hacmi: 9.422.507.000 TL
- Hisse fiyatı: %1,09 düşüşle 62,80 TL
- Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (EREGL)
- Günlük işlem hacmi: 7.113.864.000 TL
- Hisse fiyatı: %3,87 artışla 24,32 TL
- Koç Holding (KCHOL)
- Günlük işlem hacmi: 6.044.523.000 TL
- Hisse fiyatı: %2,52 artışla 169,60 TL
- İş Bankası (ISCTR)
- Günlük işlem hacmi: 5.887.106.000 TL
- Hisse fiyatı: %0,63 düşüşle 13,74 TL
Bankacılık endeksi %0,56, holding endeksi ise %1,17 değer kazandı. Sektör endeksleri arasında en fazla kazandıran %4,79 ile madencilik olurken, tek kaybettiren %0,61 ile kimya, petrol, plastik sektörü oldu.
Piyasalarda Son Seviyeler
Forex:
- Dolar/Türk Lirası (USD/TRY): %0,15 artışla 36,06 seviyesinden işlem görüyor.
- Euro/Dolar (EUR/USD): %0,40 artışla 1,0348 seviyesinde işlem görüyor.
- İngiliz Sterlini/Dolar (GBP/USD): %0,43 artışla 1,2421 seviyesinde.
- Dolar/Japon Yeni (USD/JPY): %0,22 artışla 152,31 seviyesinden işlem görüyor.
- Dolar Endeksi (DXY): %0,25 düşüşle 108,04 seviyesinde.
- 10 Yıllık ABD Devlet Tahvili Getirisi: %0,01 düşüşle 6.065,94 seviyesinde.
Emtia:
- Ons Altın (XAU/USD): %0,13 değer kaybederek 2.903,99 dolar seviyesinden işlem görüyor.
- Ons Gümüş (XAG/USD): %0,19 düşüşle 37,01 dolara geriledi.
- Brent Petrol (BRENT): %0,91 artışla 76,58 dolar seviyesinden işlem görüyor.
Kripto Paralar:
- Bitcoin (BTC): Son 24 saatte %0,91 düşüşle 96.475,46 USD seviyesinden işlem görüyor.
- Ethereum (ETH): %1,35’lik bir değer kaybıyla 2.648,95 USD seviyesinden işlem görüyor.
ABD’den Öne Çıkan Şirket Haberleri
BP (BP), dördüncü çeyrek bilançosunda analistlerin beklentilerinin altında kalmasıyla %0,6 oranında geriledi. CEO Murray Auchincloss, şirketin stratejisinin yeniden gözden geçirileceğini ve performansı daha da artırarak nakit akışı ile getirileri yükseltmeyi hedeflediklerini belirtti. Bu stratejik ayrıntıların 26 Şubat’taki yatırımcı gününde paylaşılacağı söylendi. The Wall Street Journal’ın haberine göre Elliott Investment Management, BP’de pay alarak şirketin yapısında değişiklik talep etmeye hazırlanıyor.
Meta Platforms (META), pazartesi gününü %0,4 artışla 717,40 dolar seviyesinde tamamlayarak tüm zamanların zirvesine ulaştı. 16 işlem günü süren yükselişi boyunca %17 değer kazanan hisseler, yılbaşından bu yana toplamda %23 artmış durumda. Ancak piyasaların açılış öncesinde %0,4 düşüşle 714,70 dolar civarına geriledi.
Lattice Semiconductor (LSCC), dördüncü çeyrek sonuçlarının analist öngörülerini aşması ve gelecek çeyrek için de olumlu tahmin açıklamasının ardından %15 oranında yükseldi. Şirket, düzeltilmiş hisse başına kar beklentisini 20-24 sent, gelir öngörüsünü ise 115 milyon – 125 milyon dolar şeklinde açıkladı (beklentiler: 21 sent EPS, 118,8 milyon dolar gelir).
Fluence Energy (FLNC), ilk çeyrekte beklenenden daha fazla zarar açıklayıp 2025 mali yılı için gelir tahminini aşağı çekince %37 oranında değer kaybetti. Şirket, Avustralya’daki bazı sözleşmelerin imzalarının gecikmesi nedeniyle gelir beklentisini 3,1 – 3,7 milyar dolar olarak güncelledi (önceki tahmin: 3,6 – 4,4 milyar dolar). Gecikmelerin ve rekabet baskısının beklentileri düşürmelerine yol açtığı ifade edildi.
Super Micro Computer (SMCI), salı günü piyasa kapanışından sonra ikinci mali çeyrekle ilgili “iş güncellemesi” yapacağını duyurdu. Şirketin, 30 Haziran’da sona eren mali yıla ait raporları henüz yayımlamadığı ve Nasdaq’ın, kasım ayında şirketi rapor sunma kurallarına riayet etmediği konusunda uyardığı biliniyor. Super Micro hisseleri, pazartesi günü %18 değer kazanarak beş işlem gününde toplam %60 artış sağladı; ancak piyasaların açılmasından önce %5,3 geriledi.
DuPont (DD), dördüncü çeyrekte hisse başına 1,13 dolar düzeyinde düzeltilmiş kazanç elde ederek 98 sent olan beklentiyi aştı. Net satışları, önceki yıla göre %7 artışla 3,1 milyar dolar oldu; organik satışlar da aynı oranda yükseldi. Hisse, piyasa açılışı öncesinde %5 oranında değer kazandı.
Coca-Cola (KO), dördüncü çeyrek mali sonuçlarını salı günü borsalar açılmadan önce açıklayacak. Analistler, hisse başına 52 sent kâr ve 10,68 milyar dolar gelir (bir önceki yıla göre %2,5 düşüş) bekliyor. Hisse, piyasa açılışı öncesinde %0,1 değer yitirdi.
Astera Labs (ALAB), dördüncü çeyrek düzeltilmiş kazanç ve gelir beklentilerini aştığını duyururken ilk çeyrek projeksiyonlarını da yukarı yönlü revize etti. Buna karşın hisse, piyasa açılışı öncesinde %4,7 oranında geriledi.
Harmonic (HLIT), ilk çeyrek ve yıl geneli tahminlerinin analist öngörülerinden düşük kalmasının ardından %26 geriledi. Video iletim yazılımı üreten şirket, ilk çeyrek için hisse başına 2-8 sent kâr beklentisi olduğunu duyurdu (piyasa beklentisi: 12 sent). (Kaynak)