Mevcut petrol piyasası, Çin’den gelen zayıflayan talep, OPEC’in üretim stratejileri ve daha geniş küresel ekonomik endişeler gibi faktörlerin toplamıyla önemli bir satış baskısı altında.
Çin’in Ekonomik Yavaşlaması, dünyanın en büyük petrol ithalatçısı olan Çin, Ağustos ayında altı aylık bir düşük seviyeye ulaşan imalat sektöründe bir yavaşlama yaşıyor. Bu, azalan petrol talebinin temel faktörü. Elektrikli araçlara (EV’ler) ve sıvılaştırılmış doğal gaza (LNG) geçiş de dahil olmak üzere Çin’in enerji tüketim modellerindeki değişimin, uzun vadede petrol bağımlılığını azaltması da bekleniyor bu da petrol fiyatlarında hem kısa hem uzun vadede temel değişiklere işaret ediyor.
OPEC’in Rolü ve Üretim Stratejileri: Petrol üreten ülkeler grubu olan OPEC+, arz ve talep arasında hassas bir denge kurma çabasında. OPEC daha önce gönüllü üretim kesintileri uygulamış olsa da grup, bu kesintileri kademeli olarak geri çekmeyi planlıyor. Ekim ayından itibaren OPEC+ üyelerinin üretimi günlük 180.000 varil artırması bekleniyor. Ancak fiyatlar düşmeye devam ederse OPEC’in piyasayı istikrara kavuşturmak için bu artışları yeniden değerlendirebileceği yönünde spekülasyonlar mevcut.
Piyasa Algısı ve Küresel Büyüme Endişeleri: Petrol fiyatları, özellikle ABD ve Avrupa’dan gelen zayıf ekonomik verilerle birlikte küresel ekonomik büyümeye ilişkin daha geniş endişeleri yansıtarak 70 dolar seviyesinin altına düştü. Bazı analistler, stokların düşük kalması ve özellikle ABD’de talebin yaz boyunca güçlü olması nedeniyle piyasanın aşırı tepki verdiğine inanıyor. Düşüş eğilimi, petrol tutmanın maliyetini artıran ve yatırımcıları daha yüksek getirili varlıklar aramaya yönlendiren yükselen faiz oranlarıyla daha da kötüleşiyor
Jeopolitik Gelişmeler: İç siyasi çekişmeler nedeniyle Libya petrol üretiminde yaşanan kesintiler de dahil olmak üzere devam eden jeopolitik gerginliklere rağmen, piyasa etkisi şimdiye kadar sınırlı kaldı. Yatırımcılar ayrıca, ekonomik büyüme beklentilerini etkileyerek petrol fiyatlarını etkileyebilecek olan Federal Rezerv’in faiz oranlarına ilişkin yaklaşan kararlarını da yakından takip etmekte.
Sonuç olarak, petrol piyasası şu anda Çin’den gelen zayıf talep, OPEC’in üretim planları ve daha geniş ekonomik zorluklar dahil olmak üzere çeşitli cephelerden düşüş baskısı ile karşı karşıya. Ancak, envanterler hala düşük ve jeopolitik olaylardan kaynaklanan potansiyel arz kesintileri ile oynaklık için yer var ve küresel ekonomik koşullar iyileşirse bir piyasa düzeltmesi meydana gelebilir.
WTI Crude Oil bir düşüş trendi içerisinde temel faktörleri göz önünde bulundurduğumuzda yukarı yönlü kısıtlı hareket kabiliyeti olmasına rağmen, ABD’nin tarihi dip stratejik petrol rezerv seviyeleri, düşen varil fiyatları ile tüketicilerin daha fazla harcama yapması, ulaştırma sektörünün düşen maliyetlerle daha aktif hale gelmesi fiyatın arz talep dengesinin belirlediği bir bantta hareketine olanak verebilir. Bu seviyelerden biri 67.5 dolar, uzun süredir tepki aldığımız bu bölge fiyatın tekrar yukarı yönlü hareket edebilmesi için kritik.