HSBC, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 2025 yılı sonuna kadar politika faizlerini %50 seviyesinden %30’a kadar düşürebileceğini öngörüyor. Bu beklenti, Türkiye ekonomisinin ve bankacılık sektörünün gelecekteki performansı için kritik bir öngörü sunuyor. Banka, bu senaryo altında Türk bankalarının geniş vade uyumsuzlukları ve toplam mevduat içindeki yüksek vadeli mevduat payının, bankalar açısından önemli net faiz geliri artışlarına yol açabileceğini belirtti.
Banka, yayınladığı notta TCMB’nin çoğu kredi kategorisinde uyguladığı %2’ye yakın kredi büyüme sınırının, kura bağlı kredi büyümesini 2025 yılında %24 ile sınırlayacağını tahmin ediyor. Bu durum, kredi piyasasında belirgin bir daralma yaratabilir.
HSBC, ayrıca parasal sıkılaştırmanın Türkiye ekonomisine etkisine de dikkat çekti. Banka, GSYH’nin 2024 yılının ikinci ve üçüncü çeyreklerinde ardışık olarak daralmasının, parasal sıkılaştırmanın etkisini ortaya koyduğunu ifade etti.
Enflasyon ve Faiz Politikası Değerlendirmesi
Enflasyon görünümüne ilişkin yapılan değerlendirmede, HSBC’nin bir ay önceki beklentileri şu şekildeydi: “Bugün açıklanan veriler, hizmet enflasyonunda bir miktar iyileşme olduğunu gösterse de, bu durum temel mal kategorisindeki yüksek fiyat baskıları ile dengelenmiştir. TCMB’nin bu ortamda faiz indirimlerine başlamasını beklemiyoruz” denildi. HSBC, TCMB’nin faiz indirim döngüsünü 2025 yılına kadar başlatmayacağı ve faizleri değiştirmeyeceği öngörüsünde bulundu.