● TBMM’de kabul edilen düzenleme ile bazı meslek gruplarına yıllık harç ödeme zorunluluğu getirildi.
● Harç tutarları meslek bazında değişiyor; amaç, kayıt dışı ekonomiyle mücadele ve vergi tabanını genişletmek.
● Ancak uygulama, adalet ve eşitlik tartışmalarını da beraberinde getirdi.
TBMM’de kabul edilen yeni torba yasa ile gelir beyanları düşük seyreden belirli meslek gruplarına yıllık harç zorunluluğu getirildi. Ekonomi yönetiminin gerekçesi, “kayıt dışı ekonomiyle mücadele” ve “vergide adaletin sağlanması” olarak açıklandı.
Yıllık harç miktarları (Hürriyet):
• Doktorlar: 20 bin TL
• Emlakçılar: 20 bin TL
• Galericiler: 20 bin TL
• Kuyumcular: 30 bin TL
• Özel poliklinik: 30 bin TL
Büyükşehirlerde ve nüfusu 30 bini aşan ilçelerde bu tutarların bir kat artırımlı uygulanabileceği belirtiliyor. Ayrıca özel tıp merkezleri, ağız ve diş sağlığı klinikleri ile hayvan hastaneleri için daha yüksek harçlar öngörülüyor.
Düzenlemeye göre bu harçlar her yıl ocak ayında ödenecek ve Hazine’ye gelir olarak kaydedilecek. Vergi mükellefiyetine ek olarak getirilen bu yükümlülük, bazı sektörlerde tepkilere yol açtı. Özellikle küçük ölçekli işletmeler, “aynı hizmeti veren ama kayıt dışı çalışanlarla rekabetin daha da zorlaşacağı” görüşünü dile getiriyor.
Ekonomi çevrelerinde düzenleme, “vergi sisteminin tabanını genişletme” açısından olumlu bir adım olarak görülse de, uygulama biçimi açısından eleştiriler var. Uzmanlar, kayıtlı çalışanlara yeni yük getirilmesinin eşitlik ilkesine aykırı olabileceğini, gerçek hedefin kayıt dışı kazanç sahipleri olması gerektiğini vurguluyor.
Harç düzenlemesi, emlakçılar, galericiler, kuyumcular ve özel sağlık sektörü gibi son yıllarda yüksek gelir beyanı tartışılan alanları doğrudan kapsıyor. Buna karşın, diğer hizmet sektörlerinin kapsam dışında kalması dikkat çekiyor.
Sonuç:
Yeni düzenleme, Türkiye’de vergi adaletini sağlamak amacıyla atılmış iddialı bir adım olarak sunulsa da, uygulamada kayıtlı meslek mensuplarını daha fazla yük altına sokma riski taşıyor. Harçların kapsamı ve tutarları ilerleyen dönemde hem ekonomik hem hukuki tartışmaların odağında olacak.

