Hunan’da Tarihi Keşif Çin’in orta bölgesinde, 1.000 metrik ton (1.100 Amerikan ton) altın içeren bir maden rezervi bulundu. Hunan Eyaleti Jeoloji Büyrosu’na göre, Pingjiang’da 40 altın damarı tespit edildi. Rezervin toplam değeri yaklaşık 600 milyar yuan (83 milyar dolar) olarak hesaplanıyor. Bu keşif, güney Afrika’daki South Deep madenindeki 900 metrik tonluk rezervi geride bırakarak dünyanın en büyük rezervi unvanını elde etti.
Jeolog Chen Rulin, “Birçok sondaj çekirdeği gözle görülür altın içeriyor,” dedi. Sondaj çekirdeklerinden alınan örnekler, ton başına 138 gram altın içerdiğini gösteriyor ki bu, madencilikte nadir görülen bir kalite. Geleneksel madenlerde ton başına 8 gramın üzerinde olan oran “yüksek kalite” kabul ediliyor.
Bölge genelinde yapılan 3D modelleme, rezervin 2 kilometre derinliğin ötesine kadar uzanabileceğini işaret ediyor. Bu da bölge altın rezervinin potansiyel olarak daha da büyük olabileceğini gösteriyor.
Altın Fiyatlarına Etkisi Bu çarpıcı keşif, halihazırda yükselişte olan altın fiyatlarında daha da artışa neden oldu. 2024’te Çin’in altın rezervlerinin toplamı 2.000 tonu geçerek, küretsel üretimin yaklaşık %10’una katkı sağlıyor. Uzmanlar, ekonomik olarak elverişli rezervlerin henüz tükenmediğine işaret ediyor.
Jeopolitik riskler, ekonomik belirsizlikler ve artan talep, altını stratejik bir kaynak haline getirirken, bu yeni rezervler çıkartma maliyetlerini azaltarak piyasaya olumlu yansıyabilir. Ancak bu büyük rezervlerin piyasaya ne kadar hızlı sunulabileceği önümüzdeki yıllarda önemli bir belirleyici olacak.
Altın ve Bilimsel Keşfediler Son dönemde altın, sadece ekonomik bir kaynak olarak değil, bilimsel araştırmalar için de önemli bir ilgi odağı oldu. 2024’te ‘goldene’ adı verilen, tek atom kalınlığında iki boyutlu bir altın yapısı geliştirildi. Bu malzemenin geleneksel altından farklı özelliklere sahip olduğu ve ileri teknoloji uygulamalarında çok sayıda potansiyel sunabileceği bildirildi.
Ayrıca, Avustralya’da yapılan araştırmalar, deprem gibi sismik aktivitelerin büyük altın rezervlerinin oluşumunda rol oynayabileceğini ortaya koydu. Bu bulgular, doğa olaylarının altının jeolojik dağılımı üzerindeki etkisini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.