Coface’ın 24 Ekim tarihli basın bülteninde Almanya’nın ödeme performansı mercek altına alınıyor. Bültende Almanya’da şirketlerin yüzde 85’inin 2019 yılında ödemelerde gecikme yaşadığı; bu rakamın 2017 yılına göre 7 puan daha yüksek bir oran olduğu belirtiliyor. Bültende şu detaylar yer alıyor:
“Coface’ın 442 şirketin katılımıyla gerçekleştirdiği 2019 Almanya ödemeler anketine göre, ülke bir değişim sürecinde. Uluslararası rekabetin şirketler üzerinde yarattığı baskı artıyor. Nakit akşının azalmaya devam etmesinin sebeplerinden birini bu oluşturuyor. Ortalama olarak, Almanya’daki şirketlerin ödeme vadeleri 2017 yılında 29,8 gün iken 2019 itibariyle 35,9 güne yükseldi.
Alacak riskleri sigortalansa bile, şirketlerin müşterilerine olan güvenleri azalıyor. Kısa ve orta dönemli alacak vadeleri halen piyasada hakim durumda. Şirketlerin yüzde 87’si ödemelerin 60 gün içerisinde yapılmasını talep ediyor ve bunun uluslararası karşılaştırmalara göre oldukça kısa bir vade olduğu söylenebilir. Ödeme vadelerini kaçıran müşteriler iki yıl önce Alman şirketlerinin yüzde 78’ini etkilerken, bugün bu oran yüzde 85’e yükseldi.
Faaliyet sektörlerine göre durum farklılaşıyor
Borcunu vadesinde ödeyemeyen şirket sayısındaki en büyük artış, tekstil ve hazır giyim sektöründe (yüzde 58’den 78’e), toptan ve perakende ticaret sektöründe (yüzde 75’ten 89’a) ve otomotiv sektöründe (yüzde 73’ten 81’e) kaydedilmiştir. İlaç ve metal sektörlerinde de ödeme vadelerinin uzadığı görülmektedir.
Ulaştırma sektöründe ödeme vadeleri kısalmıştır ancak yine de halen yüksek düzeydedir: yüzde 86’dan 81’e düşmüştür.
Gecikme sebepleri temel olarak şirketlerin yönetim sorunları sebebiyle yaşadıkları finansal güçlüklerin yanında artan rekabetten ve finansman eksikliğinden oluşmaktadır. Öte yandan, veriler Almanya’daki işletmelerin geleceğe ilişkin güvenlerinin önemli ölçüde aşındığını göstermektedir; şirketlerin sadece yüzde 20’sinin 2019 yılına ait görüşleri olumludur.
Özellikle iyimser olan tek sektör BİT (bilgi ve iletişim teknolojileri) sektörüdür ve sektördeki şirketlerin neredeyse yarısı 2019 yılına ilişkin ticari beklentilerinin 2018 yılına göre daha iyi olduğunu bildirmiştir.
Ufukta kara bulutlar görünüyor
Alman şirketlerinin iyimserliğindeki bu kötüleşmenin sebepleri arasında küresel ölçekteki siyasi riskleri ön plana çıkarabiliriz. Şirketlerin neredeyse yüzde 20’si Donald Trump’ın korumacı politikalarının ve ABD ile Çin arasındaki ticaret anlaşmazlıklarının ihracat faaliyetlerinin önündeki en temel risk olduğunu bildirmiştir. Bunu yüzde 15 ile Brexit takip etmiştir; 2017 yılında Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden çıkışı ile ilgili endişeleri olan şirketlerin oranı sadece yüzde 3 idi.”