Son dönemde Avrupa ülkelerinin çoğunda tarımsal girdi fiyat endeksinde belirgin düşüşler yaşanırken, Türkiye’de tam tersi bir eğilim gözleniyor. Bu durum, Türkiye tarım sektöründe üretim maliyetlerinin hızla yükseldiğini ve üreticilerin artan maliyetlerle başa çıkmakta zorlandığını ortaya koyuyor. Avrupa’daki olumlu gidişata karşın Türkiye’deki bu artış, tarım sektöründeki mevcut zorlukları derinleştirirken, gelecekte karşılaşılabilecek sorunları da gündeme getiriyor. Tarımsal girdi maliyetlerindeki bu yükseliş, önümüzdeki dönemde gıda fiyatlarına yansıyabilir ve enflasyonu düşürmeye çalışan Mehmet Şimşek ve ekonomi yönetiminin stratejilerini ciddi şekilde zorlayabilir. Son dönemde Türkiye’de ana gündem maddesi haline gelen yüksek gıda enflasyonu ve halkın alım gücü, bu artışlarla birlikte daha da baskı altına girebilir. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, halkın cebini yakacak bu maliyet artışları, ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele çabalarını sekteye uğratabilir.
Avrupa Ülkelerine Göre Türkiye’de Önemli Artış
Nisan 2024 itibarıyla Türkiye’nin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE), yıllık bazda %52,20 oranında artış gösterdi. Aylık bazda ise endeks %1,72 oranında yükseldi. Bu artış oranları, tarım sektöründeki maliyetlerin hızla arttığını ve üreticilerin bu durumla başa çıkmakta zorlandığını göstermektedir.
Tarım-GFE endeksi, 2020 yılı baz alınarak 100 üzerinden hesaplanmakta olup, 2024 yılı Nisan ayında bir önceki aya göre %1,72, bir önceki yılın Aralık ayına göre %14,61, bir önceki yılın aynı ayına göre %52,20 ve on iki aylık ortalamalara göre %39,08 oranında artış kaydetti.
Ana gruplar incelendiğinde, tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde bir önceki aya göre %1,70 oranında artış gerçekleşirken, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %1,87 oranında artış kaydedildi. Yıllık bazda değerlendirildiğinde ise, tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksi %49,13 oranında artarken, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksi %73,70 oranında artış gösterdi.
Bu veriler, tarımsal üretimde kullanılan girdilerin maliyetlerinde önemli bir artış olduğunu ortaya koymaktadır. Özellikle tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetlerdeki %73,70’lik yıllık artış, sektörün sürdürülebilirliği açısından ciddi endişeler doğurmaktadır. Artan maliyetler, üreticilerin karlılığını düşürürken, tüketicilerin de yükselen gıda fiyatlarıyla karşılaşmasına yol açmaktadır. Bu bağlamda, tarım politikalarının ve destek mekanizmalarının gözden geçirilmesi, sektörün sürdürülebilirliği ve ekonomik istikrar açısından büyük önem taşımaktadır.
Tarımsal Girdi Endeksinde Alt Gruplar: Yıllık ve Aylık Değişimlerin Yüksek Olduğu Kalemler
Nisan 2024 verilerine göre, Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) içinde bazı alt gruplar dikkate değer artışlar göstermiştir. Yıllık bazda en yüksek değişim, %143,26 ile veteriner harcamaları alt grubunda gerçekleşmiştir. Bu artış, hayvancılık sektöründeki maliyetlerin önemli ölçüde arttığını ve üreticilerin bu alandaki harcamalarının hızla yükseldiğini göstermektedir.
Aylık bazda ise en yüksek değişim, %7,73 ile bina bakım masrafları alt grubunda kaydedilmiştir. Bu oran, tarımsal yapılar ve tesislerin bakım ve onarım maliyetlerinde belirgin bir artış olduğunu işaret etmektedir.
AB’de Tarımsal Girdi Fiyatlarında Sert Düşüşler
2024’ün ilk çeyreğinde, Avrupa Birliği’nde (AB) tarımsal fiyatlar hem çıktılar hem de yatırımla ilgili olmayan girdiler açısından düşüş göstermiştir. Tarımsal çıktının ortalama fiyatı, 2023 yılının aynı çeyreğine kıyasla %6 oranında gerilemiştir. Aynı dönemde, tarımda tüketilen mal ve hizmetlerin (yatırımla ilgili olmayan girdiler) ortalama fiyatı %11 azalmıştır.
Tarımsal fiyatlarda 2021 ve 2022’nin ilk üç çeyreğinde yaşanan keskin artışların ardından, büyüme hızı yavaşlamış ve nihayetinde fiyatlar düşmeye başlamıştır. Bu süreç, tarımsal üretim ve girdi maliyetlerinde bir normalleşme eğilimine işaret etmektedir. Son düşüşler, kesinti öncesi dönemin daha sakin fiyat seviyelerine dönüldüğünü göstermektedir.
Yatırımla ilgili olmayan tarımsal girdilerde (enerji, gübre veya yem maddeleri gibi) Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde dikkat çekici düşüşler gözlemlendi. Mevcut verilere göre, 25 AB ülkesinden 24’ü 2023’ün ilk çeyreğine kıyasla 2024’ün ilk çeyreğinde tarımsal girdi fiyatlarında düşüş kaydetmiştir. En keskin düşüş oranları Hırvatistan’da %20, Macaristan’da %19, Hollanda ve İrlanda’da ise her ikisi de %17 oranında gerçekleşmiştir.
Portekiz ise bu dönemde artış kaydeden tek AB ülkesi olmuştur ve %2 oranında bir artış yaşamıştır. Bu durum, AB genelinde tarımsal girdi maliyetlerinde genel bir düşüş eğilimini yansıtırken, Portekiz’in farklı bir ekonomik dinamik sergilediğini göstermektedir.
Bu veriler, AB ülkelerinin büyük çoğunluğunda tarımsal üretim maliyetlerinin azaldığını ve bu durumun tarımsal üreticiler üzerinde olumlu bir etkisi olabileceğini işaret etmektedir. Ancak, Türkiye’de aynı dönemde Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’nin %52,20 oranında artış göstermesi, Türkiye tarım sektörünün farklı zorluklarla karşı karşıya olduğunu ortaya koymaktadır. Bu farklılıklar, tarım politikaları ve ekonomik koşullar arasındaki farklardan kaynaklanabilir ve her iki bölgedeki tarımsal sürdürülebilirlik stratejilerinin yeniden değerlendirilmesini gerektirebilir.