Bank of America, altın piyasasına yönelik olumlu beklentisini sürdürüyor ve fiyatların 3.000 dolara ulaşabileceğini öngörüyor. Ancak banka, bu seviyenin sadece daha büyük bir yükselişin ara noktası olabileceğini de belirtiyor.
Altın Piyasasında Güçlü Başlangıç
Yılın başından itibaren altın fiyatları, %11 artışla 2.900 doların üzerine çıkarak yeni rekor seviyelere ulaştı. Bank of America Emtia Stratejisti Michael Widmer, bu yükselişin büyük ölçüde merkez bankalarının yoğun alımlarından kaynaklandığını ifade ediyor.
Widmer’a göre, ABD’nin mali açığı, ticaret gerilimleri, savaşlar ve yaptırımlar gibi küresel belirsizlikler merkez bankalarını altına yönlendirdi. Bu süreçte spot altın fiyatları tarihi seviyelere ulaştı.
Fiyat Artışı İçin Küçük Yatırım Artışı Yeterli
Widmer, merkez bankalarının piyasalarda belirleyici olduğu bu dönemde, küresel yatırım talebinin yalnızca %1 artmasının bile altın fiyatlarını 3.000 dolara çıkarabileceğini söylüyor.
Daha güçlü bir yatırım ilgisinin etkisini de değerlendiren Widmer, yatırım talebindeki %10’luk bir artışın altını 3.500 dolar seviyesine taşıyabileceğini vurguluyor. “Bu büyük bir sıçrama, ancak imkansız değil” diyor.
Çin Piyasası Kritik Öneme Sahip
Widmer, Çin’in önümüzdeki aylarda yakından takip edilmesi gereken bir piyasa olduğunu belirtiyor. Geçtiğimiz hafta Çin’de sigorta şirketlerine toplam varlıklarının %1’ini altına yatırmalarına izin veren bir pilot proje başlatıldı.
Çin’de sigorta sektörünün toplam 32 milyar RMB (4,4 milyar dolar) değerinde altın yatırımı bulunuyor. Widmer’a göre, yeni düzenleme ile bu miktar 180-200 milyar RMB’ye (25-28 milyar dolar) kadar çıkabilir. Bu da yıllık fiziksel altın piyasasının %6,5’ine denk gelen 300 ton altın alımı anlamına geliyor.
Türev Piyasalar ve ABD Tarife Endişeleri
Widmer, altın piyasasının karmaşıklığına da dikkat çekiyor. Fiziksel altın, vadeli işlemler ve kiralanan altın gibi çeşitli finansal enstrümanlar piyasanın dinamiklerini belirliyor.
Özellikle ABD’de ticaret tarifeleri ve jeopolitik belirsizlikler, yatırımcıları altın ve gümüş stoklarını artırmaya yöneltti. Başkan Donald Trump’ın Kanada ve Meksika’dan yapılan ithalatlara %25 vergi getirme tehdidi, vadeli piyasalarda fiyatları yukarı çekti.
ABD, yerel gümüş talebinin yalnızca %17’sini kendi üretimiyle karşılayabiliyor. Gümüşün %10’u Kanada’dan, geri kalanı ise Meksika’dan ithal ediliyor. Aynı şekilde, altın talebinin büyük bir kısmı da ithalat yoluyla karşılanıyor.
Fiziksel Altın Stokları Artıyor
Trump’ın tarife politikalarına dair endişeler, yatırımcıları altını önceden ABD’ye taşımaya yöneltti. Widmer, CME depolarındaki altın stoklarının son aylarda keskin bir şekilde arttığını gösteren veriler paylaşıyor.
Bu süreçte Londra tezgahüstü (OTC) piyasası, artan yatırım talebini karşılamak zorunda kaldı. Fiziksel altın kiralama oranları yükselirken, rafineriler işleyişlerini finanse edebilmek için daha fazla altın ödünç almaya başladı.
Widmer’a göre, talepteki sert artışlar, altın piyasasının yapısını ve fiyat hareketlerini büyük ölçüde etkilemeye devam edecek.
Kaynak: Kitko News/Christensen